’76 senesinin 15 Temmuzunda doğmuşum, kız çocuğu bekleyen ailemi biraz hayal kırıklığına uğratarak. Çocukluğum, üzerinde yokuş aşağı süzülen yağmur sularıyla kibrit çöpü ve kağıttan gemiler yüzdürüp gidişlerini zevkle seyrettiğimiz Arnavut kaldırımlı taş sokakları olan bir mahallede geçti. Yeşil alanları vardı mahallemizin, oyun parkı ve de içerisinde saklanarak boru savaşları yaptığımız yıkılmaya yüz tutmuş iki katlı ahşap bir evi...
Arkadaşlarım vardı; daha ilkokula başlamadan yaşayarak öğrendim dostluğu, kavgayı, sevmeyi, öfkeyi. İlk sevdamı ilkokul sıralarında atlattım.
Ya sevmiştim ya da sevdiğimi ‘hüsn-ü zann’etmiştim. İlkokuldan sonra ortaokul ve lise... Tabii bunlar arasında bilmem ne kadar mutluluk, gözyaşı, kara ve ak sevda, ölüm, kavga beni ya teğet geçmiştir ya da hedefini bulmuştur.
Sonra üniversite ki yorgun bir kalbin dayandığı aklın anca tutturabildiği üniversite. Tatminsizlikler, buhranlar ve de deli gençlik yılları... Bir üniversite daha; çift başlı kartalın olduğu kapıdan giriş ile başlayan ve bir yuvanın temellerinin atıldığı üniversite yılları. Dahası dünyanın en büyük hediyelerinden saydığım çocuk. Hem de ebeveynime biraz sitem biraz da nazire yaparcasına bir kız çocuğu... Sonrası her adımda mücadele, sabır ve imtihan ki kıldan ince kılıçtan keskin...
Devamla, hafızamda ve muhabbetlerimde ‘askerlik anıları’ olarak tasnif edeceğim günlerin ve saatlerin ardından yine sivil hayat...
Sonrası mı; sonrası bundan sonra artık hep
“Az Sonra”! ..
Eserleri
Çiğ Taneleri (Şiir Kitabı-2003)
Uzatırdı mevsimölçerlerini
Tıkabasa yaprak arka pencere
İnsan iki kişiyi sevebilir mi
Onunla aşkımız, o diyorum ona,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!