Gidişlerinin hüznü Pianta'o,
Gelişlerinin mucizesini öyle gölgeledi ki
Yıkık virane sokaklarıma
Artçı deprem şiddetinde geliyorsun artık.
Yine yalnız değilim
Ay benim başımı öpenim,
Aklımda sen delice
Yokluğunlayım.
Güz geldi
Akşamlar serin,
Öylesine hazla doldu ki
Yüzünü seyredince
Gören gözlerim değil, gönlüm
Bir an olsun ayrılmadı
Papatyaların mevsiminden
Özledim iliklerime kadar.
Sussam mı haykırsam mı bilmiyorum,
Ne günahını tartıp ne de sevabını
Sadece yaşıyorum seni
Ama sensiz, iliklerime kadar.
Başım dönüyor
Kanatlarım yok ki, düşüyorum
Kendimi kuşlarla bir mi tutuyorum
Olsa olsa bir buğday tanesi
Değirmen taşının girdabında
Ezim ezim eziliyor yüreğim.
Sana çok kızgınım.
Özetle durumum.
Sayfalarca yazdım yazdım da sildim.
Daha öncekilerden,
Açıkça anlatmaya çalıştıklarımdan
Farklı değildi.
Kızım, "baba nerede kaldın?" diye sordu
Ah yollarımı en güzel bekleyenim
Yollarımı senin gibi gözlemeyen bir çift gözü
Görebilmek için uzattım, dolandım da durdum
Diyemedim.
Yutkundum, utandım.
Ben senden bahsediyorum yine...
Geceye, aleme, yaratılmış tüm evrene.
Elimde öpüp kenarıma koyduğum fotoğrafın.
Cennet davetiyesi bildiğin...
Ve olsun olmakta olan, yansın yanmakta olan.
En düşmüş, en dibini vurmuş özlemin bu saatlerde,
Kıyından sokağından
Uzakta da severim seni
Boynuna sarılamadan
Kokunu alamadan
Dokunamadan, öpemeden.
Lâkin küçük sevinçlerim olsun
Seni sevmekten memnunum
Seni okşamak ve yatağa yatırmak hoşuma gidiyor
Seninle baş başa olup seni gülümsetmek
Büyüleyici geliyor
Bu zarif şeylerle hep burada olmak için herşeyi verirdim
Tüm bunların arasında seni sevmeme izin ver
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!