Sökülsün şafakları kan ağlayan bu yurdun
Tutulsun geceleri hakikat sevdasına
Çirkin yüzler kahrolsun eğer aydınlanmazsa
Süzülsün ışıkları gündüzün arkasına
Yanılmaz kararların verildiği meclisler
Açılsın öteleri duyurma nidasına
Ağlasın geçen günler nuru görmedim diye
Günahlar kaçıversin zulümat adasına
Bedr-i münevver gibi üstümüze doğ ey yar
Merhemler sür toplumun onulmaz yarasına
Sözümüzün bittiği demler gelir Sevgili
Otuz bin çelenk ile gittik yiğit yasına
Açılmaz güllerimiz bülbüller hep perişan
Sükut aksetmiş öze gündemin havasına
Lütuf bekler burada derbeder kölelerin
Özlemin yerleşmiştir gönüller deryasına
Suçumuz çok Sevgili hangi yüzle gelelim
Ne hakla el atalım kapının halkasına
Saçımızı ağartan korkutucu o günün
Rahmet ol ve saçıl üstüne, tasasına
Geceleri ağlardın gariplerin için Yar
Sadakte ey Gül! Bak ümmetinin davasına
Saptırdılar en sağlam yiğitleri yolundan
Elimizi tut, kaldır hakikat duasına
Çile dolu dönemler bitsin artık Sevgili
Yüz bin kılınç çalınsın anarşi ağasına
Sözler yer etsin ruhta duyulsun inşirahlar
Çalınsın gönülleri imanın mayasına
Duman duman olmuşsa gelecek umutları
Ümit ver ümmetine ümidin yuvasına
Nefret dolu son ferman açıldı okunuyor
Gül suları dökülsün çile musallasına
Dudu dilli güzeller belirsin pencerede
Sesler duyulsun gelsin gönüller aynasına
Tutulan tozlu yollar Hakka doğru açılsın
Ve tekbirler karışsın visaller sadasına
Bir inci tanesiyle çileleri yaşadık
Atıldık meydanlara yiğitler arasına
En yakıcı sevdayı doladık dilimize
Yed-i beyza gösterdik ağıtlar karasına
Takılıp yolda kalan yiğitlere fer geldi
Katıldılar ezeli hakikat kavgasına
Süzüldüler pervane aşkıyla ateşlere
İbrahim oldu biri ateşler bahçasına
Bir el gibi uzandı semavat hakir yere
Dualar yükseldi bak ta arşın verasına
Çiçeklerden aks eden güzellikler güneşi
Vurulmaz ki haşmetin değerler mikyasına
Çalıver üstümüze hakikat boyasını
Daldır bizi sevginin eksilmez boyasına
Kaldırma uykulardan senle geçsin gecemiz
Son anda daldır bizi sonsuzluk rüyasına
Bitsin artık dünyanın çileli serüveni
Ve gerçekler kavuşsun Gerçeğin hülyasına
- Kayseri
Eymen Erdem AkçaKayıt Tarihi : 6.1.2003 14:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!