Bir uluğ ağacım olsa,
Bulutların kaçırdığını,
Yaprakları yakalasa.
Birde hafif rüzgar olsa,
Hani en ferahından,
Gelen uzaklardan.
Hem saçımı okşasa,
Yürek mi ? ona gerek yok,
O yaprakların şarkısında.
Bilinen en eski anışta.
Kâh orada, kâh burada.
Zaten okşamada, okşanmakta.
Ele ne hacet, söze ne hacet, dile ne hacet.
Kayıt Tarihi : 4.11.2019 16:18:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikayesi:
Anadolu'da bir Uluğ ağaca yaslanınca....
![Murat Karaosmanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/11/04/ulug-agac.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!