Ak Şemsettin çıkar bir gün huzura
Mehmet yeni doğmuş
Dişleri süt kokan bebe
Hümâ Hatun’un oğlu Mehmet…
Babası Murat’ın naşı gelir Varna’dan
Oğlum Sultan Mehmet
14 yaşında
Sağ yanında Ak Şemsettin
Sol yanında Molla Hüsref…
Edirne üzerinden akın akın
Şehr-i İstanbul’a akar
Osmanlı akıncıları
Yıl bin dört yüz elli üç…
Ulubatlı Hasan’ın elinde Osmanlı Sancağı
İstanbul dört yanı sur kaplı
Bizans sinmiş içeri açılmıyor kapıları
Haliç önünde çekilmiş setler
Gemi desen girmez
Kayık desen girmez
Balık bile vergiye tabi…
Sultan Mehmet demir raylar örer
Küçükçekmece’den haliç önüne
Ferman verir gemiler ayaklanır yürür karadan
Varır Haliç’e…
Akıncılar önde Ulubatlı surları aşar surları
Sultan Mehmet feth-i İstanbul
Ulubatlı Hasan surların üzerinde
Osmanlı sancağı
Yedi namert sırtından vurur Ulubatlı Hasan’ı
Kanlar oluk gibi akar
Sultan Mehmet’in gözlerinden yaş akar
Ben İstanbul’u fethetmeseydim
Sen yaşasaydın Hasan…
Ben akıncı Ulubatlı Hasan
Surların üzerinden beyaz atıyla
Nur gibi parlayarak HZ. Muhammet geliyor
Beni gömeceğin toprak İstanbul’muş Mehmet…
Kayıt Tarihi : 2.5.2006 15:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!