*Beni bilmezden gelene*
Tanımadığından değil,
Arsızlığından bu cüretin.
Hiç memnun olmayacaksın ama
Tamam, tanışalım bir daha…
Adım: Müslüman.
Soyadım: Türk.
Evet, işte uyandım;
Benden kork! Benden ürk!
Zekisin belki,
Akıllı değilsin ama hiç
Aynı, efendin şeytan gibi.
Tarih yazıyla başlar diye
Bir safsata uydurdun.
Uydurduğuna kendin inandın,
İnandıkça kudurdun.
Ama sanma ki beni uyuttun.
Aç kulaklarını da iyi dinle;
Tarih benimle başlar a gafil!
Tarihi ben yaptım,
Sense keyfince kalem oynattın.
İşte şimdi, senin kalemini kırma vaktidir.
Şimdi, o kalem tutan elini kırma vaktidir.
Vakit, tarihi yapanın, tarihi yazma vaktidir…
Ta Âdem’den beri soyun, düşmandı soyuma;
Ben ak idim, sen ise kara.
Ama aka kara, karaya ak dedin.
Ben dimdik durdum hak ile batılın arasında.
Sen hakka batıl, batıla hak dedin.
Ama artık yettin!
İşte şimdi, hak güneşinin doğma vaktidir.
Şimdi, batılın zail olma vaktidir.
Vakit Habil’in, Kabil’den diyet alma vaktidir…(1)
Türküm!
Derme, çatma değil ismim.
Bulma, uydurma değil ismim.
En güzel ismi ırkıma vermiş,
En güzel isimlerin sahibi Rabb’im.
Adım Türk, Nuh’un gururuyum.
Sanım Türk; Yâfes’in(2) oğluyum.
İşte şimdi, tufandan çıkma vaktidir
Şimdi, köhneyi yıkma vaktidir.
Vakit yeniden, uygarlık ateşini yakma vaktidir…
Türküm!
İbrahim’den olma,
Kantura’dan(3) doğma Türküm.
Ki hatırla atam İbrahim’i;
Zulmün önüne tek başına dikilen,
Gözü kara bir delikanlıydı O.
Atıldığı ateş dağını üşüten,
Alnı nur, yüreği kor bir sevdalıydı O…
Unutmadım!
Unutturacağını sanma!
Sen de unutma!
Bugün de medyatik putların var senin, bilirim
Ve medeniyet maskeli nemrutların; tiksindiğim.
İşte şimdi, tek tek bütün putları kırma vaktidir.
Şimdi, en büyük putun boynuna baltayı, asma vaktidir.
Vakit nârı, nûr yapma vaktidir…
Ve hatırla Oğuz Atam’ı;
Otağ eyledi de yedi iklim dört bucağı,
Turan tohumunu ruhuma koydu.
Vasiyeti, bana verdiği adlarda saklı
Adımla beraber, ufkumun adını koydu.
Aç gözünü de bak dünyaya;
Deniz benim, dağ benim, gün benim.
Kaldır gözünü semâya;
Yıldız benim, gök benim, ay benim…
İşte şimdi, boz okun, yaydan çıkma vaktidir.
Şimdi, üç okun, yaydan çıkma vaktidir.
Vakit, Turan’ı kurma vaktidir…
Ey beni tanımazdan gelen!
Be hey gafil!
Şu üç denizi bana, serhat sanma
Ki çelik kafese sığar mı hiç ruhu bozkurdun?
Hani böyle bir zamanlar da,
İki dağ arasını bana, mahpus sayıyordun.
O gün yanılıyordun,
Bugün de yanılıyorsun.
İşte şimdi, demiri su yapma vaktidir.
Şimdi, denizi yol yapma vaktidir.
Vakit, Ergenekon’dan çıkma vaktidir…
Ey beni bilmezden gelen!
Be hey sefil!
Şunu iyi bil;
Kalabalıksam da korkusuzum,
Arıksam da korkusuzum.
Beni susturamazsın,
Beni pusturamazsın…
Unutmadım, o günü ben
Dün gibi aklımda;
Hani yağmur coştukça coşmuştu
Hani sel dörtnala koşmuştu…
Sen de şunu unutma;
Bir Kürşad solmakla, Kürşadlar ölmez.
Kırk yiğit boğulmakla, yiğitler tükenmez…
İşte şimdi, Çin Seddi’ni oyma vaktidir.
Şimdi, kırk yiğidin Vey Nehri’ni,(4) boğma vaktidir.
Vakit, Kürşadlar’ın Kürşad’ın intikamını alma vaktidir…
Ne kadar saklamaya çalışsan da
Hep, ben varım kâbuslarında.
Nefesim ensende adım adım…
Adlar yazdım, Türk adımın yanına,
Kıt aklına kazınsın diye, adım.
Hatırla!
Alparslan’dı adım bir zaman;
Dedim, bundan böyle Anadolu da benim yurdum.
Yıldırım oldum sonra;
Gazadan, gazaya koştum.
O Habib’in, müjdelediği komutandım ben;
Sultan Fatih oldum.
Yavuzdum;
Fitneyi ininde boğdum.
Gün geldi Kanuni dediniz bana;
Cihanı titretti bir tek buyruğum.
Cüssem sığmaz olunca karalara,
Denizlere de taht kurdum; Barbaros’tum.
İşte ben, hep varım,
Her devirde benim adım…
Ben çağlar açtım,
Sen, çağların alnına leke çaldın.
Sen, çağların yüzünü kızarttın…
Ama doldu artık zamanın!
Gemileri karadan yürütmek, mazide kaldı deme.
Muhkem kalelerim var, diye de sevinme.
İşte şimdi gemilerimin, gökyüzüne ağma vaktidir.
Şimdi Ulubatlı’nın, sancağı surlara çakma vaktidir.
Vakit, altın çağı açma vaktidir…
En son saldırdığında bana,
Resulümün adını kendime, ad koydum.
Sen beni tükettiğini sandın ama
Ben, Mehmet Mehmet yeniden doğdum.
Aç susuz sanmıştın beni,
Bilmedin ki;
O Rezzak’ı(5) tesbih ettim, doydum.
Bitkin, bitap saymıştın beni,
Bilmedin ki;
Ya Kaviyy(6) dedim, dağ gibi karşında durdum.
Silahım yokmuş, cephanem bitmiş dert mi?
Bilmedin ki;
Tekbir, cephanelerin en güzeli,
Allah Allah nidasıyla, alnından vurdum.
Unuttun mu?
Çanakkale’de aklını başından savurdum.
Unuttun mu?
Sakarya’da gururunu, yerden yere vurdum…
Tamam, senin meselendir, beni ilgilendirmiyor.
İster hepsini unut, ister kendini avut.
Ama sadece şu soruyu kendine sor
Ve cevabını hep aklında tut;
Neden O, Resulün sancağı(7) benim memleketimdedir?
Ve niye O, Habib’in kılıcı(8) benim emanetimdedir?
İşte şimdi, Resulün sancağını açma vaktidir.
Şimdi kılıcın, kından çıkma vaktidir.
Vakit, yine yeryüzüne gül saçma vaktidir…
Dedim ya;
Tanımadığından değil,
Arsızlığından bu cüretin.
Hiç memnun olmayacaksın ama
Tamam, tanışalım son bir daha…
Adım; Müslüman.
Soyadım; Türk.
Kuddüs(9) Allah’tan kut almış, özüm.
Hem Resul’ün övündüğü ümmetim,
Hem Resul’ün övdüğü ordu.
Mazlumun koruyucusuyum hem,
Hem zalime, korku.
Davam; Nizam-ı Âlem.
Türk İslâm ülküm.
Ne mutlu Türküm.
16.04.2014
**********
1- Hz. Âdem’in (as) iki oğludur Habil ile Kabil. Kabil ilk katil, Habil ilk maktul… Hz. Nuh (as) da Hz İbrahim (as) de Habil’in soyundandır. Dolayısı ile Türk de O’nun soyundandır.
2- İnsanlığın ikinci babası olan Hz. Nuh’un (as) oğludur Yafes… Ve Yafes’in adı “Türk” olan oğlunun soyundan gelmektedir Türk Ulusu.
3- Kantura Hatun İbrahim (as) Peygamber’in üçüncü eşidir. Ve Türkler’in anası Kantura Hatun’dur. Hz. Muhammed’in (sav) Kantura Oğulları’nı övdüğü ve İslam İdaresi’nin sonunda onların eline geçeceğini bildirdiği hadisleri vardır.
4- Vey Nehri, Kürşad’ın Kırk Çerisi’nin boğulduğu nehirdir.
5- Rezzak, Allah’ın (CC) güzel isimlerinden biridir. Her varlığın rızkını veren ve ihtiyacını karşılayan anlamına gelir.
6- Kaviyy, Allah’ın (CC) güzel isimlerinden biridir. Kudretli, güçlü ve sınırsız kuvvet sahibi olan anlamına gelir.
7,8- Hz. Muhammed’in (sav) sancağı ile kılıcı ve diğer kutsal emanetler 500 yıldan beri bize emanettir. Bunun sebebini düşmanlar kendine sormalıdır. Ama daha çok biz Türkler sormalıyız. Ve cevabını bulmalıyız.
9- Kuddüs, Allah’ın (CC) güzel isimlerinden biridir. Her türlü hatâ, gaflet ve âcizlikten uzak, eksiklikten berî, temizleyen anlamına gelir.
Kayıt Tarihi : 20.3.2019 23:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Sadi Atay](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/03/20/ultimatom-5.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!