UHUVVET VE BAĞLARI
“Allah’ın ipine hep birlikte sımsıkı sarılınız. Dağılıp ayrılığa düşmeyiniz. Ve Allah’ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayınız. Hani sizler birbirlerinize düşmanlar idiniz. O kalplerinizin arasını uzlaştırıp ısındırdı ve sizler O’nun nimet ve inayetiyle kardeşler oldunuz. Yine siz tam ateş çukurunu n kıyısındayken oradan sizleri kurtardı. Ümit olunur ki hidayete erersiniz diye…” (Âl-i İmran, 103)
“Sadece müminler kardeştir. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin…” (Hucurat, 10)
“Ey insanlar! Biz sizleri bir erkek ve dişiden yarattık ve sadece birbirlerinizi tanımanız için millet ve kabilelere çevirdik. Allah katında en değerli olanlarınız, muhakkak ki O’na en saygılı duranlarınızdır…” (Hucurat, 13)
“O takva sahipleri müminler öfkelerini gizlerler ve insanların kusurlarını affederler. Allah iyilikte bulunanları sever.” (Âl-i İmran, 134)
“Müminler, müminlere karşı engin gönül sahipleridirler…” (Maide, 54)
Düşmanlık ve sevgi iki zıt kutuptur. İkisinin aynı mekânda bulunmasını tahayyül etmek ahmakça bir davranıştır. Mümin mümini ancak sevebilir, kesinlikle düşman olamaz. Kardeşinin fena davranışları için, “müminin, mümine üç günden fazla dargın kalamaz” (Buhari-Edeb, 57) hadisinin gereği olarak küsemez, aşağılayıcı filler sergileyemez. Çirkin davranışından dolayı ona acır, düzeltebilmesine imkân varsa gerekli teşhisi koyduktan sonra uygun zaman, mekân bulduğunda uygun üslupla düzeltme yoluna gider. İnanmak elbette birliktelik ister. Bu birlikteliği oluşturmak için her türlü ayrılık hastalığına gidecek yollar engellenmeli ve engelleri aşanları uygun metotla bu hastalıktan tedavi etme yoluna gidilmelidir.
“Hiçbir günah işleyen başka birinin günahından mesul değildir.” (Fatır, 18) ayeti sırrınca bir müminin diğer mümin kardeşi için yakışıksız bir fiilinden dolayı kin beslemez. “Gerçekten insan çok zalim ve çok nankördür.” (İbrahim, 34) ayetinde ifade edildiği gibi gerçeği görmede gözlerini ve gönlünü mühürlenmiştir. Her iyi-kötü davranışı ve sözleri görmek senin hakkındır. Gördüğün bu davranışların sahibini uyarmadan eleştirmen hakkın olamaz. Sadece uyarmana rağmen bu kötü davranışlarıyla küfre hizmet ediyorsa kardeşlerini bun/bunlara karşı uyarırsın/uyarmalısın.
Müslüman, kardeşlerini sevmeli lakin körü körüne de sevgi ve bağlılık göstermemelidir. Kardeşini sevmeli ama ondan gelebilecek tüm zararlara karşı da ferasetli davranmalıdır. Kardeşinden/kardeşlerinden gelebilecek tehlikelere karşı her zaman savunmasını güçlü tutmalı ama bu savunmasını kardeşine düşmanına hissettirdiği gibi gövde ve güç gösterisi şeklinde yapmamalıdır. Tabii en güzeli, görülen ve gelmesi muhtemel tüm yanlış davranışlar teşhis edildikten sonra güzelce tedavi edilme yoluna gidilmelidir.
“Rahmanın o kulları ki, çirkin bir söz ve fiillerle karşılaştıkları vakit izzet ve şereflerini muhafaza ederek onurlu bir şekilde dururlar…” (Furkan, 72) Ayette de buyrulduğu gibi, mümin kimse çirkin fiil ve sözle muhatap olduğunda İslam’ın onur ve izzetini koruyarak, çiğnetmeyecek şekilde fiilde bulunmalıdır.
Müslüman kardeşler arasında düşmanca tarafgirliklerin bulunması düşman odaklarına güç kazandırmaktadır. Bunlar çok az olmalarına rağmen bu tefrikadan istifade ederek, kendileri haricindekileri ve tüm İslam âlemine esaret prangaları vurup zulümleri ile inletebilmektedirler. Oysaki “Sadece müminler kardeştir…”(Hucurat, 10) ayeti düstur edinilse, tüm Müslümanlar, hem bu dünyada alçalmadan ve esaret altında bulunmadan yaşayacak, hem de baki âlemde azaptan azat edilip, en iyi makamlarda konuk edileceklerdir.
Kardeşlik, İslamiyet’in tabiatıdır. Düşmanlık, tabiatı bozuk, insafsız ve karamsar insana benzer ki, her şeyde kötülük bulmak için yüz bin dereden kendine kaynak arar. Hep kötülüklerle iştigal olduğundan, bok böceği gibidir. İyi bir koku ile karşılaştığında çatlayıp ölür.
Allah bizi Peygamber gibi Kur’an ahlakı ile bilinçlenmeyi nasip eylesin. Kur’anı kalplerimize yeniden indirsin. Bizleri düştüğümüz bu tefrikalardan uzaklaştırıp birlik ve beraberlimizi tekrar inşa etme imanını ihsan etsin. İmanımızı diriltecek bilinçleri nasip etsin.
Selam ve dalarımla…
Kayıt Tarihi : 3.8.2008 19:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Önder Gül](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/08/03/uhuvvet-3.jpg)
Kardeşlik, İslamiyet’in tabiatıdır. Düşmanlık, tabiatı bozuk, insafsız ve karamsar insana benzer ki, her şeyde kötülük bulmak için yüz bin dereden kendine kaynak arar. Hep kötülüklerle iştigal olduğundan, bok böceği gibidir. İyi bir koku ile karşılaştığında çatlayıp ölür.
Allah bizi Peygamber gibi Kur’an ahlakı ile bilinçlenmeyi nasip eylesin. Kur’anı kalplerimize yeniden indirsin. Bizleri düştüğümüz bu tefrikalardan uzaklaştırıp birlik ve beraberlimizi tekrar inşa etme imanını ihsan etsin. İmanımızı diriltecek bilinçleri nasip etsin.
Selam ve dualarımla…
Amin.... Selam ve dua ile...
TÜM YORUMLAR (2)