Ak sütün, gül yüzün için...
Ne kaldıysa sensizlikten
Kıpkızıl akşamı seçtim.
Kara Trende ray sesleri gibiydi
Bakışların Buğulu
Bir elin gökyüzüm
Gülleri açmamış gülistandaymış
Bülbülün dilidir çözülür gönül
Dağ, dağı saklamış enginlerdeymiş
Rüzgârın sesine aldanır gönül
Rezil süvaridir, edep piyade
İçini içine gömüver usta
Siyahı beyazdan çekiver gitsin
Ağlasın yüreğin kanasın yasta
Işığı Güneşten çekiver gitsin
Yürekten yüreği alır ver usta
Şerh eyle de deli gönül şerh eyle
Koyun nedir kuzu nedir kurt nedir?
Dile düşmüş, dilde dile dil nedir?
Şerh eyle de deli gönül şerh eyle
Ne oğludur ne kızı âdem nedir?
KIRK YIL
19.GEÇİT
Şiir,
Hayata ayak bastığı ilk toprak parçasıdır şairin.
Aklın hamal yorgunluğu kalbedir inşa ettiği barınak.
ROLERYA
-1- Ekim 1991 Posof
Kar yağar,
Alır ruhunu topraktan fırtınalar
Üşümek üşütür
Korunaklı kitaplar bahsetmez
Yalancı bir mevsimdir saksıdaki çiçeğin yaşadığı.
Anne eli değince düzelir sanılan hiç bir şey düzelmez.
Kiminin aşk kadehi boştur, kiminin meşk.
Gelse aşk ile meşk ne değişir,
Gitse ne?
Yaşadıkça tükenir insan
Yorgun çetele izleri kalır ardından
Fanilik üç bilmece olur
Dost, düşman ve arkadaş
Gelenlerin hatırına sayılır mutluluk
YAR
Hazırmışçasına ölüme
Kıyıcığında kucaklayarak hayatı
Davudi ezan sesleriyle irkilen tüylerimle soluyarak
Sarı yaprak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!