zamanın yalnızlığına iz sürer kandil
ince hüzün düşürür
kırlangıç sürüleri dolanır göğü
ve savrulur
güneş;
doğmasa da kanar
bir baykuş girer şehre
kanatlarında yenilgi
uçurum alnında başlar
kenar bahçelerde tutuşur darağacı
yeniden dirilir küllerinden
çıngırak sesiyle durur eşikte dinamit
duvarın çatlağında iç sıkıntısı
dalgın toprakta kesik izleri
su şaşkın iner
kesikse umarsız derinliğinden
ürküyle seyret düşen tetiği
mührünü bırakır göğsümde kurşun
hançer tutan hüzün
dönüyorsa dumanlı küfüyle
örtü çekilir tenhalarına sokağın
serçeler düşer dağınık fenerler gibi
muskalarda çırpınır duaların
gökyüzü başkalarınındır artık
sense kıpırtısız
gözlerin sus duran yontu
dönülmez bir boşluk bana baktığın..!
Salih GÖZEK
Salih GözekKayıt Tarihi : 7.10.2009 00:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!