Kara kışımıdır bu ömrümün
Kara kara saran bulutlar
Bir sağanağa dönmüş hüzün
Yanık bir türküden beslenen gönül
Ram olurken umut dehlizinde
Uzanır elleri bir yakarışın sesine
Yıldızlardan gelen bir ışıktır umut
Sarmasaydı karabulutlar öylece
Koşacaktı yüreği güneş denen deve
Görecekti o dev asıl yangın nerede
Göğe hasret kaldım şimdi.
Güneş doğacak bir şafağın ardında
Kutlu bir sevda, bir Kızılelma.
Karanlık gecenin sönmüş yıldızları,
Yasımı tutar;
hem kim tutacak ellerimden şimdi.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta