Bir uçurumun kenarından seyrediyorum
Bu sabah yine bir tazelik var içinde şehrin
Bir güzellik içinden akan suda
Hava bir başka güzel kokuyor güneş doğarken
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum
Bu akşam bir değişiklik şehirde nedendir bilinmez
Deliyor karanlığı yıldızlar
İçim seviniyor, onu servisten inerken görünce
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum
Kader arkadaşlarım yalnızlık ve anlaşılmazlık
Ağlıyorum insanların haline
Onlarsa hala bana gülüyorlar
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum
Güneş yakmıyor yüzümü eskisi gibi
Nedendir bilinmez insanlar sessiz
Bir şüphe var içimde yaşama dair
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum
Aşk ölüme hasretmiş kavuşmuşlar
Nikahlarını bir melek kıymış
Düğünün olduğu bahçede güller varmış
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum, hayatı
Bana “bak bu beyaz” diyenlere bakıyorum
Hepsinin elinde bir kutu ağına kadar dolu
Kömür renkli boya, çarpıyorlar beyaza
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum, kalbimi
Umutlarım tatile çıkmış
Trafik canavarı onları da bulmuş
Ümitler ve sevgi ise emekli olmuş
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum, ülkemi
Uğruna ölümle kucaklaştığım, tokalaştığım
Renkleri atmış yıkanmalı derken onu görüyorum
O hala kan kırmızı
Bir uçurumun kenarından seyredemiyorum, aşkımı
Bir perde var önümüzde açılmıyor
İşret verildi ama ışık yanmıyor
Oda gitti derken, biri “bakkala gitti” deyince rahatlıyorum
Bir uçurumun kenarından seyrediyorum
Merak edince yamacın altını
İyice yaklaşıyorum sınıra
Ve sonra da yamaca (wb+o) s 21.06.2000 00:02:51
Kayıt Tarihi : 12.6.2003 18:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!