Hakir gecelerimi, münevver kılan hayalin kahramanı
Tarifini henüz bilemediğim rüyalarımın efkârlı bulutu
Yağmuru yağdır ki toprağı kurutmayasın
Güneşin, hayat veren sıcaklığı kadar dokun ki yakmayasın
Bilirmisin! tahayyülünle sükûn bulduğum zaman ne yaşarım
Ruhum saadet dağıtır, bi-çare bedenim kanatlanır
Güneş bir başka doğar, şarap bir başka tatlanır
Cihan-ı alemin yükününü sırtlasam tüyden hafif kalır.
İnanırmısın, yakamoz aydınlatmaz ruhumu her zaman
Zillet çalar kapımı, hürriyet mihrabım kaybolur
Belirsiz ihtimallerin karanlık yüzü ürpertir bedenimi
İşte o zaman haykırarak ümitsizlik kahkahası atarım
Süslü peri çal artık kapımı olur mu?
Söz, sadece ümidimin dermanını isterim senden
Yine olmaz der durursun; zehri içmeden, hicran şarkıları fısıldamadan
Hele ki Padişah hicaz et vermeden hiç olur mu?
Öyle ya! kabuk çatlamış, isyan bulutları toplamış
Padişah zuhura varmış, yine hüznün pasını serpecek üzerimize
Ey padişahım unutma, kamer pırıldadığında, hal-i hazinim son bulur
Makberi uzaklarda arama, sefa ışığı yandığında her kişi kendi ateşinde kavrulur.
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!