şüphe yok insanın canı sıkılır
hani dokununca birgün ucu be
taktı mı vinç kanca çeksen yıkılır
şimdi bak yer ile yeksan ucube
gayrı ağarmalı kara geceler
sayın öcalan'ı sulhü heceler
desen ki " yuh ulan alçak cüceler
hınç ile ümüğü sıksan ucube
başları kaybedip artık udunu
elliye alırsın kuzu budunu
ocağın içine salla odunu
tütüyor bacası baksan ucube
eksilmez elinden hiç senin mendil
çadır açılırken dibine kandil
kulağı tırmalar konuşulan dil
şivesi lehçesi aksan ucube
eyliyor saçınca yolu mıcır dar
yarın az yağmur da yine vıcırdar
tevatür tahta yok zemin gıcırdar
bükülür mıh çivi çaksan ucube
estetik yok kulak verme yazığa
sanatkar başka yer baksın azığa
malesef parmağı benzer kazığa
mücevher taş yüzük taksan ucube
hakikat eğrilik deveye özel
ne mümkün kamburu doğrulup düzel
tabancanın fitrat olmasın güzel
kabzasına sedef kaksan ucube
sınır komşumuz da bozdu havalar
nadan ile doldu dağ taş ovalar
peşini bırakmaz bizi kovalar
sırtın da hörgücü noksan ucube
az düzelt sakalı saçı kırkarak
uzaktan bakıyor adam korkarak
buruşup derisi gerdan sarkarak
dışarı göbeği çıksan ucube
çıkacak yasanın daha şerleri
meclisi çalışıp dökse terleri
görünür orta yer edep yerleri
dağlasan tüyünü yaksan ucube
gir fakir içeri çıkarıp botu
şiir yaz güt koyun bol yedir otu
düşürmez karnene hiç iyi notu
siyaset burnunu soksan ucube..
Kayıt Tarihi : 7.3.2015 15:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!