Ucu Yakılmış Bir Mektup Şiiri - Yorumlar

'yine yakmış yâr mektubun ucunu/askerlikte sevdâ çekmek zor diyor/yükleyip postanın bana suçunu/hatırımı teller ile sor diyor'

keşke yazılabilseydi yine mektuplar..şiir bir mektup öyküsü gibiydi,çokça güzeldi ve hâtıralara götürdü.

Şiir ola
Sevgiyle kalın

Tebriklerimle Alparslan bey,şiiriniz yaşadığım bir anıyı tazeledi ,hiç unutamam bir dağ zirvesinde donmak üzereyken,cebimizdeki mektuplarla tutuşturduğumuz ateş sayesinde hayatımız kurtulmuştu.

Hayatın duygusal dinamiklerini anlatan, şiir tekniği olarak başırılı çalışmanızı kutlarım.

Var oluştan bu yana tüm dünyayı dolaştık sayenizde ucu yanık bir mektup olup Şair'im eksik olmayın da bazılarının yüzündeki 'bu da ne?', bazılarında 'kime?', ben gibilerde de'ahh neredeee?'ifadesinin belirdiğini tahmin etmişsinizdir eminim.
Bizlere son on yıllarda unuttuğumuz bu ifade şeklini hatırlatarak nostalji yaptırmış olsanız da, umarım bir gün makineleşmeyi bırakır da döneriz bu güzel özümüze.
Çok çok beğendim ve Gönül'den kutlarım.
Sevgim yüklü saygılarımla derlediğim kardelenler engin yüreğinize.

“ucu yakılmış bir mektup”….
bir daha adresine asla ulaşamayacağı belli olan hasret kokulu bir mektubun kaleminden çıkmış bir mektup.
Alabildiğine zengin bir anlatımla be yaratılan çeşitlilikle “bir mektup” kimlere, nerelerden ve kimlerle gönderiliyor ve hangi duygularla. Bir mektup ama bir roman sanki.

Çok güzeldi sevgili Alpaslan Akdağ…
İçtenlikle kutluyorum

İnsanlık hasletlerine vurgu yapan gönüllere sevda ve özgürlük taşıyan bir haberler ve müjdeler dolu manidar dizeler tebrkler

Usulca öperek rengârenk gül tenimden
Ellerinizin emeği, gözlerinizin ağrısıyla
Kalem, mürekkep, ve akan gözyaşınızla
Satır-satır işleyerek ak sayfalara, ahvalınızı
Köyünüze, kasabanıza, cennet yurdunuza
Günler, haftalar, aylar ve yıllarca
İhbarları, itirafları, Aşk’ınızı beyan eyleyip
Yolladınız beni, yıllar yılı, bıkmadan
Alnındaki boncuk-boncuk teriyle seğirten
Yorgun Postacı’ların, genç ellerinden.
Hani,
Avlunuzda, kapınızda, yahut köşe başında sokağın
Dudağının kıyısında yalansız tebessümü
Ve göğsündeki katıksız sevdasıyla, hafiften
Elinde, avucunda, ne varsa dağıtarak!
Koynundaki kan kızılı karanfilleri
Gülendam bir sevgiliye uzatır gibi…
-----------
hasretimle özlemimle sevincimle birlikte aldın beni benden ta nerelere götürdün hocam o günlerin hüznüyle mutluluğuyla selamlıyorum erdemle yazan kalemini tam puanımla sevgilerimi sunuyorum

UCU YANIK TABİRİ BİLE HASRETİ ANLATMAYA YETİYOR....TEBRİKLER SEVGİLİ ŞAİR

Ben en çok eski evleri,
Bir de eski ayakkabılarımı sevdim
Çünkü dünü onlarla yaşadım
Ve onlarla rahat ettim

Sen, eski bir sevda mektubu gibisin
Ucu yanmasa da ne fark eder?
Uzun söze gerek yok;
Sevda mektuplarının hepsi özel
Hani tekrar tekrar okumak istersin ya
İşte öylesin

Kıyamam seni incitmelere
Adını duyunca hala çarpıyorsa kalbim
Sevginle titriyorsa yüreğim
İnan bana bir tanem
Bu, seni yıllanmış şarap sandığımdan değil
Sadece,eskidikçe kıymetlendiğindendir
Bilirsin;
Ben, eski dostlarımı da çok severim

yazmıştım SEVDA MEKTUBU isimli şiirimle.Ucu yakılmasa da önenli değil. Yazarken özümüz köz olmuşsa yeter..

ben, ucu yakılmış bir mektubum...çok güzeldi... Kutladım güzel yürek sesinizi ve kaleminizi...

Evet, ucu yakılmış veya yakılmamış mektuplar... Ö

kutlarım.şiir adına güzel yazılmış bir eser...düşünceler net şiir kadar güzel....mektuplar nasıl olsa bir gün açılıp okunacaktır.insanın gönlüne vurulan perçimler kendiliğinden değil elleri ile çözeceklerdir