_______________mektuplar, uzakları taşır
_______________ve yollanır, bilinmez uzaklıklara…
ben, ucu yakılmış bir mektubum, zarfında tutsak!
sütbeyaz güvercin kanadına ilmek ilmek düğümlenmiş.
burçlardan
saraylardan
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Sayın Alpaslan Akdağ.....
Bu güzel paylaşımııza kayıtsız kalmak ne mümkün.
Geleneksel 'Postadaki Hayatımız' Konulu Şiir Yarışmasında birincilik ödülünü kazanan şiirinizi verdiğiniz linkten büyük bir zevk ve hayranlıkla okuduk. İlk komünal
dönemden, günümüze doğru postanın tarihsel gelişimden tutunda, kullandığınız argümanlar ve şiirde adeta hayat bulmuş, büyük ustalıkla kullanılmış imgelere kadar
hepsi bir bütünün ayrılmaz birer parçası haline gelmişlerdir...
Bir meslektaşınız olarak sizi kutlar, güzel paylaşımınız için ayrıca teşekkür ederim....
Ardahan PTT Başmüdürlüğü.
İşletme Birimi
Yunus Güneş
'Ah nerde o eski'...diye başlasam, çok klasik bir yorum olacak. Oysa şiiriniz daha fazlasını hakkettiği ortada. Bana sadece tebrik etmek düşer. Saygılarımla.++
Şiiri duygunun katlarından geçirerek doruğa taşımak kolay bir uğraş olsaydı eğer her şiir herhangi bir yoğunlaşma ortamında birincilik payesini alırdı.
Demek ki bu iş kolay değil!
Evet,karmaşık,meşakkatli,dolambaçlı bir yolculuk sürecinden alnının akını koruyarak çıkmalı şair.
Şiirlerde ben şarin 'dili derinliğine kavrayıp kavrayamadığna' bakarım ilkin.
Yani onu kullanmada uzluk kazanmasına bakarım.
Bir de duygunun iletilmesinde düşünüş tıkanmaları olup olmadığına.
Bu iki ayrık açıdan elde ettiğim veriler benim için yeterlidir.
Şiirin içeriği hakkında konuşmayacağım bu kez. Zaten o özgünlük apaçık ortada duruyor.
Daha başka bir şey söylemek istiyorum.
Dostum AKDAĞ'ı şair olarak önemsiyorum,dersem az olacak!
Çünkü düşüncede topallamadan yazmasını biliyor şiirlerini.Bunu yaparken dilinin tutuk olmasını istemiyor;çok konuşuyor.Konuşmalarında bir yineleyiş içine girmiyor.Hr dizede ayrık şeyler söylemesini biliyor.
Ayrıca...
Emek hızlandırmasında da etkili Değerli AKDAĞ.
Usları uyandırmakla kaalmıyor,yol yolak arayıp bularak okuru uyanık kılmayı da başarıyor.
UCU YAKILMIŞ BİR MEKTUP'u nasıl okuyabilirdiniz yoksa gözünüz kapalı olarak?
Yerinde bulduğum bu güzel ödüllü şiiri ve onun değerli şairini; Dost AKDAĞ'ı yürekten kutluyorum.
Erdemle.Selamlarımla.
üstadımm öncelikle tebrikler bu sevinci sesinizden duyamadım ama yine de çok sevindim...bir mektup umutla özlemle aşkla yada kahırla paslı ranzadan ol yare...daha nasıl anlatılır bir zarf bilmem ki kaleminin kıl yaran zerafeti karşısında mahçubuz...saygılarımla
Muhteşem bir anlatım ve imgelem.
Yürekten kutlarım Sn Akdağ. Ant+10
Saygıyla...
Sevgili Kardeşim Alpaslan Akdağ, sizi tebrik ederim. Hangi şiiriini görsem okuyorum ve mutlu oluyorum. İyi bir şairsin. Acılar içinde doğuran ananın son gülüşüyle süslenen bebeye verilen ilk süt gibi dizelerin. Kutlarım.
Sizlerin sevinci bizim de sevincimizdir.
Paylaşılacak en güzel şey kutsalımız bir lokma helâl ekmek ki, yaşamak için elzemdir.
O ekmeği kardeşçe bölüşmnek için de, sevgi ve vicdan insan için olmazsa olmaz erdemdir.
Şiire gelince bu şiir de onurumuzdur; onurumuz ve yüz akımızdır.
Sizin bilgi ve birikiminiz ve gönlünüzde mayalanmış yangınlarla, dizelere döktüğünüz, bu yangınlardan artakalan küllerin mektubu da yaktığını görüyoruz.
Edebiyat dünyasına bıraktığınız güzel bir eser olarak alkışlanmayı kutlanmayı hakediyor.
Ben de tebrik ediyorum. Esenlikler dileğimle sevgi ve selamlar gönderiyorum teşekkürler.
'ben, ucu yakılmış bir mektubum, zarfında tutsak!' diye başlayan ve 'gülendam bakışlı ol narin sevgiliye uzatır gibi…' diye sonlanan duyguyoğunluğu yüksek bu nitelikli çalışmanızı kutluyorum sayın şair,saygılarımla...
Kimden : YALNIZMARTI (Bay, 43)
Kime : deyzaoglu
Tarih : 04.10.2012 11:07 (GMT +2:00)
Konu : Yn: 4.Geleneksel 'Postadaki Hayatımız' Konulu Şiir Yarışması Birincilik Ödülü/2012
Tebrik ederim Deyzaoğlu.. Kalemine yüreğine sağlık. Başarılarınla gurur duyuyorum.
Yine yakmışsın mektubun ucunu.
Aslında içerik olarak her okuyana kendince bir ders var şiirde.
Biz mektup yazmasını unuttuk.
Aşkımızı, sevgimizi, hasretimizi cep telefonlarının mesajlarına yükledik.
Oysa el yazısı karakterini yansıtır insanın.
O mektup kağıdının yazılması, katlanması, zarfa konulması bile sevgiliye özlemin bir diliydi. Biz o dili kesip attık.
Günümüzde resmi yazışmaların ötesinde kullanılmıyor mektup.
Mektupların bir kıymeti vardı. Örneklemek gerekirse ben askerken, nişanlımın (yani 20 yıllık eşimin) Sarıkamış'a gönderdiği mektuplarını hala saklıyorum.
Şimdiki gençler cep mesajıyla tanışıyorlar, aşık oluyorlar, tartışıyorlar, ayrılıyorlar vs vs..
Eskiden bir askere memleketten mektubun var denildi mi, diğerlerinin gözü dolardı. Acaba bana da mektup gönderen olur mu diye..
Şimdi hepsini cepten görüşüyoruz. 'Anne çatışma çıktı, sen kapat sonra.... (: ...
Yani.. Dostum, dostum.. Güzel dostum..Mektubun tadını hiçbir iletişim aracı vermiyor. Hele hasretsen ve sigaranla yakmışsan mektubun ucunu...
Saygı ile..
Güzeldi.
Salınmışım,
Ucuz zarflarda, işlenmiş rulolarda.
Zarflar ucuzdu ama içinde taşıdığı ne de değerliydi.
Selamlar..
Bu şiir ile ilgili 20 tane yorum bulunmakta