Beyin göçüne gitmişti bir kadavra ve bir kurban
Beyin jimnastiği de yapabilirdi beli bükülmüş tenler
Onlara susamıştı ahşap kitaplık;
Bir zamanlar şehzade ruhların yoğrulduğu
Bir zamanlar beytülmal(de) şebnem kâselerle kalplerin dağıtıldığı
Susamıştı çöller serin çözgüsüne
Bir kurban daha kervana ev sahipliği yapıyordu
Hem de tam sahipti geçmişine
Bükülmüş bileklerin sessiz heyecanıyla marşa gidercesine
Gümüş makaslarla kurdele kesmişti vicdan kamelyasında
Önce çuvaldızlar batıyordu benliğe
Sonra mızrakların kalabalık toprağı serpiliyordu
Telkin veriyordu bir mezar bekçisi, hem de angarya!
Gurbetteydi cihangir terleri
Akşam bulaşığı dökülürdü onun yerine
Gözyaşlarının sıva sunduğu bu gökkubbede
Bir tamirci kainat mayasını damıtıyordu safiyane
Sabır taşında eğiliyor ve ufalanıyordu makûs talih
Ortopedi reyonunda ruhun belkemiği doğrulmuştu artık!
Ey şehla bakışlı manzum karakter!
Beyhude mıknatıs çarpması kalbini durdurmasın
Sana saygım var ezel piramidine kanatlandığımdan beri
Akvaryum düşleri seni okyanusunda yakalamıştı
Olsun, suçlu değildin sen!
Geç gelen ağlamaların bir ihtiyara da bulaşmıştı ya
Tırnaklara batan dikenleri çıkarmıştın acı duymadan
Gönül kırana gönüllü adımlarındı yankısını duyduğumuz
Yol yürünmez dedikleri yaşam fanusunda
Ayak izlerini kitap sayfalarının içerisinde arayanlara
Şahit oldum.. ve şahit tuttum “yılmama”yı
Neron’a bel bükmeyen ağzı açık ateş
Bir tutam kalbi ısındırmaya yetiyordu sadece.
Gürsel ÇOPUR
evlenerek hayatımı mahvettim'demiş
William Saroyan.
hayatlarımızı mahvedecek bir şeyler
her zaman vardır,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta