Üç Müthiş Sual? Şiiri - Cihat Şahin

Meşgul etmiş her daim, akl-ı insi üç sual!
Onu tatmin etmemiş, onca cevap ve meal.

Kimsin, nesin, necisin, nerden geldin buraya?
Kimdir seni gönderen, âlem denen saraya?

Nedir arzda görevin, vazifeni bildin mi?
Seni memur kılanı, arayıp ta buldun mu?

Hayat niye kararsız, niçin riskli ve kısa?
Hangi gücün eseri, hâkim olan şu yasa?

Şu dünyada ne acep, inse asıl vazife?
Böyle mühim görevi, kimdir amir tavzife?

Beşer nere sevk olur, her gün alelacele?
Kimse karşı koyamaz, niye acep ecele?

Son durak mı şu kabir, gider mi yol öteye?
O tarik mi götürür, her insanı atiye?

Yol üstünde varmıdır, beşer için duraklar?
Hangisinde alınır, gasp olunan şu haklar?

Son durağa varmadan, hesap, kitap varmıdır?
Gidilecek mekânlar, geniş mi’dir, dar mı’dır?

Orda neler olacak, varmı yeni bir ölüm?
Nasıl kula tavırlar, varmı acep bir zulüm?

Bu sualler kemirmiş, beyinleri durmadan,
Duramamış akiller; kaç asırdır sormadan.

Açamamış mevzu’u, felsefenin tahmini,
Mutsuz etmiş daima, cevapları ins, cini.

Kim ki gitmiş kur’an’a, görmüş onda gerçeği,
Tenvir etmiş son kitap, vahiy ile her çağı.

Yetmemişse hadisler, itmam etmiş konuyu,
Tarif etmiş kullara, Rabbi olan saniyi.

Onca meal, tefsirler, beyan eder durmadan,
Her okuyan ders alır, değil ise bir nadan?

Suallerin cevabı, eserlerde münderiç!
Bakmadın mı yoksa sen, içlerine ciddi hiç?

Merak eden durmasın, ziyafete buyursun!
Önce kendi okusun, sonra gayr’a duyursun!

Bende baktım kitaba, cevap buldu sorular!
Aydınlandı her asıl, ifşa oldu fürular.

Şimdi müthiş mutluyum, tarif olmaz huzurum!
Korkmuyorum ecelden, yolculuğa hazırım!

Cihat ŞAHİN
11.06.2010-İZMİR