Hekim Lokman sonbaharda kırlarda gezerken, bakıyor çobanlar süt sağmışlar içiyorlar. Süt o kadar kalın ki yağ bağlamış zor dökülüyor. Hekim Lokman diyor ki, eyvah bunların hiçbiri sağ kalmaz. Arada zaman geçer kış bitmiş ilkbahar başlamış, hekim Lokman gene kırlara çıkıyor merak ediyor, acaba çobanlar yaşıyor mu? Bakıyor ki, koyunlar kırlarda, çiçekleri taze otları koparıp yiyorlar, çobanlar da taze süt sağmış içiyorlar. Hekim Lokman bir kırlardaki çiçeklere bakıyor, bir de sütte bakıyor, kendi kendine diyor ki, vay be bunlar benden de hekim. Aslında çobanların hekimliğinden falan değil de, onlar karınlarını doyurmaya çalışıyorlar. Ben de hekimliğimden falan değil de şiirimin gelişine göre yazıyorum doktorlar bana kızmasınlar.
Üç meyveden ilaç çıkardı da
Şu üç meyve birçok derde devadır
Taze incir, kuru üzüm, çilektir
Şu üç şey de bir vücuda revadır
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden