Ne çok kendi içime düşmüşüm, ne çok kendi ateşimde yanmışım, ne çok ben olup benden dışarılara gitmişim. Her gidişin bir varış, her düşüşün bir dokunuş, her yanışın bir doğuş olduğunu anlayana dek, bir ömrü tüketmişim. Şimdi, bildik bir hikayede, bildik bir üçlemeyim, AN’dayIM, VAR’lığIM ve HİÇ’liğİM…
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
hoş bir irdeleme bazen iç dünyamıza objektif bakmak güzeldir. aynalar herzaman doğruyu söylemiyor.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta