Üç kez seni seviyorum diye uyandım
Tuttum sonra çiçeklerin suyunu değiştirdim
Bir bulut almış başını gidiyordu görüyordum
Sabahın bir yerinden düşmüş gibiydi yüzün
Sokağı balkonları yarım kalmış bir şiiri teptim
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Türk şiirinin en yalın, en muhteşem, en sevdiğim dizelerinden biri İlhan Berk'in kalemindendir..
Diyor ki:
"Cumhuriyetin ilk günleri gibiydi yüzün..."
Böyle muhteşem iltifat; böyle metafor, böyle gerçeklik mi olur...
Son dizesinde ise yine son noktayı koymuş değerli şair :
" Eskitiyorum eskitiyorum kalıyor ne kadar güzel olduğun "
Günün şiirini tam metniyle okuyabilseydik keşke ama olsun. Bir kez daha hatırladık bu güzel şiirini İlhan Berk'in.
Üstadın mekanı cennet olsun.
Çok kıymetli arkadaşım Naşide Göktürk hakka yürüdü.Olmadı be usta. Tutunmalıydın hayata.Mekanın cennet olsun.Yolun ışıklı olsun.Sevenlerinin başı sağ olsun.
Umudun kalbini kırdım
Eskidi aşkın gönül bahçemde gülüm
salkım söğüt ün gölgesine gizledim unutamadıklarımı da
yanağımda öpüşünün sıcaklığı kadar taze
sırtımdaki ihanetin
kendi denizlerimin dalgıcıyım artık
kendi denizlerimin dalgıcyım artık
yaralı tek bir balık yok
inciler istiridyelerinle mutlu
bende kendimle
eskidi korkularım ,geçmez sandığım gecelerde
sabahların rüzgarlarına fırlattım sensiz rüyalarımı
aklımda gün ışığının güneşi kadar sıcak hala
ağlattığın gözyaşlarım
kendi yüreğimin ormanlarındayım artık
yaralı tek bir ceylan yok
böğürtlenler dalında mutlu
bende kendimle
eskidi hasretim perdesi solgun pencerelerde
umudun kalbini kırdım kolumdaki saatle
içimde bulutun yağmurları kadar yüklü
gök gürültüsü korkularım
kendi yolumun yokuşundayım artık
başucu lambam da yok
fotoğrafın çerçevesinde mutlu
bende kendimle
eskidi yüreğim çalan telefon zillerinde
artık seni soranım da yok
içimde aşkın dilimde şarkın bitti
senin de dönmeye niyetin yok
Naşide Göktürk
sac mala ile malalanmamali..
sac tarak ile guzel guzel taralanmali..
kahkuller percemler.. tane tane..
olmuyorsa.. oldugu gibi birakilmali.. daginik..
soytarilik tarifesi bellidir..
piyasa uzerine cikamazsiniz.. agiza fare alma uc akce..
soyunup abes yerini gosterme bes akce.. suratina tokat attirma iki..
yuzune tukurtme uc..
bunlar insani eglendirtmek icin yapilan sey..
izleyici birde ofkeleniyorsa tuh o soytariligin haysiyetine..
burnundan para cikaran hokkabaz..
adam aldatan dalavereci madrabaza nazaran daha erdemli daha etiktir..
soytarilik meslegi ayak altina alinmamali hakki verilmeli..
sac taraz taraz olmamali taranmalidir..
bati palyancosunu iyi kotu giydirmis..
papyon kiravat.. hokka burun takmis.. boya ile donatmisken..
bizim palyancolarimiz da kendilerine ceki duzen verebilmelilerdir..
esnaf ahlaki bunu gerektirir..
saclar malalanmamalidir.. saygilar..
yazik bu okura yazik bu agaclara yazik etek dolusu paraya kucak dolu umuda..
saygilar..
Şiirin hiçbir içeriği yok ki, günün şiirinden kutlarım.
neden üç kere!..daha fazlası yok muydu acep!..:)
neyse...rahmet diliyorum şaire.
İlhan Berk üstadımızın hiç gençlik fotoğrafı yok mu yav adam hep yaşlı :(
ÜÇ KEZ SENİ SEVİYORUM (SÖZLERİYLE, NİDASIYLA, SEDASIYLA, FERYADIYLA VS.VS ) UYANDIM OLMALIYDI BENCE
'vermeyince mabut, neylesin sultan mahmut' ))
eh hayli sevdakar olmuş
Bu şiir ile ilgili 15 tane yorum bulunmakta