Sana geldim yüreğim ellimde, pişmalıklarım ve yalnızlığımla. Gölgem gibi peşimi bırakmayan özlemimle. Yüreğimin sesi valse başlamış dans ediyor gözleri kapalı. Sözcükler dudağımda, boğazım kuruyor. Işık dmalacıkları gibi yüreğime dökülüyor.
Yaşamadıklarımız, yaşayamadıklarımız, acılarımız içimde volkan, gözlerimden patlamaya hazır. Kaybolmuş zamanlarda dolaşıyorum. Öğrendiklerim, yaşadıklarımdan ve gördüklerimden daha farklı.
Gün kızıl saçlarını boğazın mavi sularında yıkarken tükenmiş zamanın ardından bakıyordu. Köpüklerin üzerinde mola vermiş gemilerden hüzün ve vusalat nameleri geliyordu. Ruhların çirkinliği, salgın hastalık gibi sarıyordu. Senin varlığın beni bu salgından korurken içimde uyanan baharı, belirsiz bir geleceğe alelade koşmamı engelliyordu.
Günün karmaşası, gecenin kutsanmış yalnızlığına gömülürken denizin yosun kokusuna senin kokun karışıyordu. Yanagımdaki damlacıkların sebebi vuslat mı, özlem mi çözemiyordum.
Yaşanmış hüzünlü hikayelerine rastgele buyur eden insanların dünyasında küçük gece gezintilerine çıkıyorum. Kulağa hoş gelecek aykırı ses, etkileyeici bir nota umarak. Büyük bir koronun, uyumsuz mutsuz gürültüsü içinde yüreğime değecek bir ses bekliyorum.Sevmeye yelken açıp, ruhumda dolduramadığım boşluğu, kirli zamanlarda yapılan pis işlerin çirkefliğinden korumaya çalışıyorum.Kalabalığın bir yerlerinde yitik benliğimi ararken...
Hüznün göşyaşlarıyla maviye düşen yağmur damlaları gibi düşlerin enginliğinde kayboluyorum. İçimin ayazını kor ateşler ısıtmıyor,yaşayamadıklarım yaraya basılan tuz gibi canımı acıtıyor.Binlerce kelebeğin kanat çırpışındaki name gibi sessizlik, kulak tırmalayan gürültüye dönüşüyordu.Dalgaların devinimlerinde yüreğimi yıkıyorum. Yağmurla çoğalan gözyaşlarımla. Tam orta yerinden yara almış gemi gibi dibe doğru hızla düşerken geçmişimi derinliklere gömüyorum. Duygularım vurgun yiyor hayata dönmemek üzere. Pişmalıkların, acı çekmenin sonucu olduğunu öğreniyorum. Geçmişimin, hasret, hüzün, haksızlıktan oluşan üç H nin çemberinde olduğunu görüyorum.
Yaşadıklarımı ummanın derinliklerinde bırakıp, kızıl saçlarını gökyüzüne savuran yeni güne ile birlikte yeni yaşama merhabaya hazırlanıyorum,kapanamayan vurgun izleri arasında.Balıkçı ağlarında yeni umutlara kollarımı açıp merhaba ben geldim demek istiyorum. Hüzün sofralarından öte, mutluluğun mezesi olmak istiyorum. Karanlık gündüzlerde kaybolmak yerine, dolunayda yakamozlara dokunan ellerin olmak istiyorum...
Takıldığım hüzün ağlarından kurtar beni, sadece ama sadece sana ait olan ruhumun enginlerinde mavinin en koyusununda yaşat beni. Yaşat ki yaşadığımı bileyim.
İstanbul /02/07/2011
saat: 02:00
00
Kayıt Tarihi : 2.7.2011 13:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Var olana mı?
Var edilene mi?
Sanki 'kurgusal' bir sevilen yaratılmak istenmiş yazıda... Yaşanmışlıklardan süzülüp gelen 'keşkeleri' bir daha dedirtmeyecek biri... Gecenin '02.00'lerinde', yalnızlığın iyice demlendiği anlarda, o yalnızlığı dindirecek, 'elinden tutulacak', boğazın kenarlarında 'düşsel bir gezintiye çıkılacak' biri...
Kirli ilişkilerin, ucuzlayan sevdaların, 'çıtkırıldım' aşkların, 'bir güne sığdırılan beraberliklerin' olağanlaştığı günümüzde... Sağlam bir 'yürek' aranıyor... Doyasıya sevilecek, uğrunda bütün bir geçmişe sünger çekilecek birisi aranıyor... Yazı bunun için 'var ediyor' öyle birini...
Umarım vardır, bulunmuştur öyle birisi Deniz(Fatma) Hanım... Ne kadar güç olduğunu bilsem de... Yaşam umut etmektir çünkü, bilirim...
Hoş bir denemeydi.. Gecikmiş olmanın özrü ile tebriklerimi sunarım... Tam puan+Liste desteği ile...
Sevgiler, selamlar sayfanızdan...
yastığıma yaslanarak defalarca okudum
beğeniyle okuyarak,yüreğinize sağlık can...
saygılar...
Betimlemeniz içinde var olan sıcaklık, anlam ve okuyanı bütünüyle çekim alanı içine alan bir giz var sanki... Tümceler, sözcükler, imla kuralları dosdoğru.
Mükemmel bir anlatım rahatlığı ve okuyucusunu etkileme gücü var. Severek ve büyük keyif alarak okuduğumu bilmenizi isterim... Tam puanımla destekleyerek böyle güzel betimlemelerin devamını diliyorum.
Saygı, selam ve sevgilerimle üstadım....
Nafi Çelik
* 10 Antoloji Yıldızı *
TÜM YORUMLAR (4)