Üç Cümle ile Bir Aşkın Başlangıcı

Kışkırtıcı iltifatlara ihtiyaç gösteren yalvarır bir halle,
Sevgisini kabul ettirecek bir yer aramakla meşgul bu
serseri,
Yaradılışını acı tecrübelere mahkûm eden kadere homurdanarak,
Aşkın pembe dilinin darbecikleriyle oluşan trajedinin tam ortasında,
Onun kalbinde tamamiyle egemen olduğuna emniyet sağlamadan,
Ve aşağılanmanın daha açık bir anlam almasını istemeyerek,
Hergün ince ince süzülerek bir kaç laf ettiği komşu kızına,
Uykusuz kaldığı gecelere yenisini ekleyerek yazdığı satırları,
Utangaç ama açık yürekli bir halde musayitçe ulaştırmıştı.

Aciz bekleme saatlerinin derin boşluğunda oyalanarak
Sefa içinde bir hayat sürmenin getirdiği istekler doğrultusunda,
Kurmaya çalıştığı hayallerin parçalarını toplayarak gözlerinde,
Yüzünde pek bulunmayan gülümseme ifadesini oluşturarak,
Aynanın karşısına geçip provasını yaptığı konuşmasının içine,
Ordan burdan topladığı süslü sözleri serpiştirirken,
İki şekerle kandırdığı mahalleli ufaklığın sesini duymuştu.

Yazdığı mektuba karşılık yollanan kağıt parçasını alıp,
Şöyle derin bir nefes aldıktan sonraki yalvarışlı besbeleyle,
Açtığı kağıtçığı nefessiz bir şekilde okuduktan sonra,
Cebinde kalan son parayı da ufaklığın eline tutuşturup
Git istediğin kadar şeker al deyip yollayarak ufaklığı,
Yeni bir sevdanın filizlendiği o odada sevinçten bayılmıştı.