Vazgeçilmezliğin mabedine  senli  tümceler  zincirlemesi   zenci  özlemlerimle  yazılıyor.
Y/aralı ufukların gizli öznesi  sensin. Ruhu   zedelenmiş bir ceylan   gibi  çöllerimden kaçıyorsun.
-Kızıldeniz nemli gözlerini soruyor. Hani yalnız onun Musa’asasıydın. Hani   onca “el” sihirbazının   ürettiği  yılanların,  yalanların  asası  sendeydi  diyordu.
-Hani  “asan”, hani  aşk  meleğin.Neden nemli gözleri akıyor  akd/enizine.
S/onsuzluğu  s'aklıyorsun   uzak kalışların  can mağarasında.
- Seni soruyor büyük aşıklar
Meşhur  öykün çıkıyor:
“Sevdiği kıza kavuşamadığı için çekip gitmek isteyen gence Bilge sorar:
-Mecnun Leyla’sından vazgeçti mi? 
-Hayır.
-Kerem ateşten kaçtı mı? 
-Hayır.
...-Ferhat dağları delmekten korktu mu? 
-Hayır.
-Ya Kocadağlı Ahmet? 
Bir süre susup düşündükten sonra genç:
-Onu hiç duymadım ki efendim, deyince 
Bilge:
-Tabi duymazsın, o vazgeçti…”
 Vazgeçmenin üçüncü boyutunda  üçüncü tekil kişinin  söylemleri de  vuruyor can evimi.Üç bilinmeyenlerin üç  boyutlu  resimlerinde seni arıyor  gibi değilim.
-Pusu kurmuş   rüyalarım var.Ya da  vicdanım   sensizliğin destanını   yazıyor.Yeni “manas” sensin.
Bu ç'ağrıların  can  kalemi sensin. Epik bir  yel esiyor,lirik kavuşmaların kavuştaklarında   ç/ağlıyor cemi cümlem.
-Kutsanmış gidişlerin iğdişinde    beni  anlamayan  bir   sen  sureti beliriyor.
Sana  kalışın ferfecir  demlerinde  sözlerin demlemiyor  bahtsızlığımı.Yüreğinin süzgecinden geçmiyor sensiz geçen günlerim.
-Yapayalnızlığımın hoyratlarını anlatmıyor  bozlaklar. Yar telime uymuyor  perilerin   nameleri.
-En sevilene  en olmak.  En sevgiliye  en/senden  bahsetmek.
P/arantez içlerimi içlerimle dolduruyorum.Bilinmeyenlerin tanımı, eş anlamlı gözyaşlarının anlamı da iç parentezimde.
Hep içimde kalışının can pazarı  bugün.  İçimde bağıran  sey/yar    satıcılar.
-Nerdesin diyor. Bu gün  var, yarın yok. 
İçimde o kadar gizlemişim ki  kimse göremiyor,kimse  başka aşka satın alamıyor yar.
Tüm  yanılgılarım   senli yangınlara  şifreli.
Tüm   vazgeçtiklerim  senli   “vavlar “ üstüne yazgılı. Dili   geçmez   zamanların   geçmişinde aynan.  Şimdiki zaman taramıyor   aşk cemalimi.
 İşte s'ayıklıyorum   geçmişinle şimdilerini.
Y’aram  var  yar ile.K’aram  var  senli denizlere.
Sen   biliyor musun?  Sen  ıslanıyor musun  bensiz  bir   hayata.
-Beni  çok arayacağına dair  içsel dairelerin  var.
-Duyuyor musun?  Kudurmuş  yalnızlıkların    iç kurdu  iç  hesaplamalarımı    kemirip duruyor.
-İçi  geçmiş bir meyvenin   son t/adı  olma.
En olmaya   kadim ol.
Sen  olmaya   aşk ol.
Aşk olmaya sen ol.
Olmaya  aşk kal.
Kayıt Tarihi : 29.5.2011 20:04:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 
 



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!