Hayat ne kadar kısa,
Eni boyu üç adım.
Ümit sevinç ve tasa,
Takipçi adım adım.
Ezan kamet ve sala,
İşte hayat mesela.
Belki daha kısala,
Nasip olmaz ilk adım.
“Elestü’”den, gelinir,
Yolda biraz kalınır,
Önce zerre olunur,
Yer yüzünde, yok adın.
Sonra oldun bir zigot,
Kurulmadı henüz hat.
Necis suda bir hayat,
Yine yapılmaz yâdın.
Aldın start emrini,
Geçtin binler dengini.
Mesken ettin bir ini,
Hamin oldu bir kadın.
Dokuz aydır ordasın,
Karanlıkta dardasın.
Varsa birde kardaşın,
“İkiz” olacak adın.
Attı melek tekmeyi,
Gördün güneşi ve ayı.
Geldi amca ve dayı,
Artık başlıyor yâdın.
Önce biraz sevdiler,
Alâyişle övdüler.
Öpücüğe boğdular.
Ezan kamet ve adın.
Sende beşer sayıldın,
Tüm çevreye duyuldun.
Bu cümbüşe bayıldın.
İşte arza ilk adım.
Yedin içtin ve gezdin,
Kâh sevindin kâh kızdın.
Bazen şımarıp azdın,
Epey duyuldu adın.
Çok çalıştın yoruldun,
Makamlara kuruldun.
Ve nihayet duruldun.
İşte ikinci adım.
Kâh mahrumsun, kâh nail,
Kâh meliksin, kâh sail.
Oldun hayat’a kail,
Eşin oldu, bir kadın.
Sonra çattı yaşlılık,
Çöktü ağır başlılık.
Geldi gözü yaşlılık,
Dediler; ”kaçtı tadın”.
Bir kenara attılar,
İyi kötü baktılar.
Çokça fırça attılar,
“Moruk ”oldu bak adın.
Kederlendin üzüldün,
Ağıtlara düzüldün.
Bir kenara büzüldün,
“Ölüm” söyler, her natın.
Arzuna oldun nail,
Geldi bir, gün Azrail.
Sanki oldun bir sail,
Attın çukura adım.
Okudular bir sala,
“Hadi uğurlar ola”
Sen yaşadın mesela,
Buda üçüncü adım
Bir çukura attılar,
Toprakla kapattılar.
Son bir defa baktılar,
Artık tarihtir adın.
Ne anladın bu işten?
Ne öğrendin bu düşten?
Kaçtın yazdan ve kıştan,
Orada Varmı tadın?
Açıldımdı defterin?
Varmı binler “aferin”?
Yoksa od’larmı yerin?
Ne tarafa son adım?
Sanki sende yaşadın,
Geçti tarihe adın.
Orda nicedir şadın?
burda berbattır yâdın.
Kayıt Tarihi : 11.3.2007 18:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!