* Tuzaklar la Dolu Yollarda Yürüdük Hep *

Şşşşt uyan artık Sana sesleniyorum Dostum…
Kendine gel, Silkelen ve kendine gel
Kapatma kendini kapkaranlık odalara, At kendini dışarıya
Biliyorum yaralısın Dost’tan ötürü

Ama çıkart artık şu kafandaki örümcekleri
Örmeden beynindeki tüm hücreleri
Yanlış anlama sakın bu sana söylediklerimi
Almak istersen eğer, Benden sana üç, beş dost tavsiyesi

Vardır elbet biraz tecrübemiz, Yaşadıklarımızdan mütevellit
Bazen mutlu eden, bazen de Acıtan, Kanatan,
Yüreğimizi sızlatan, Hiç unutulmayacak yaşamışlıklarımız vardır…
Tuzaklar la dolu yollarda yürüdük hep, Sırtımızdan hançerleyen namertler gördük…
Kan emen, İnsana benzeyen kocaman keneleri gördük
Ne kalleşlikler gördük, Ne yalanlar duyduk, Ne Dost kazıkları yedik
Dostumsun sen benim, İstemem asla aldığım yaraları almanı,

Ve ne dostlar gördük, Zehirli sarmaşık gibi etrafını sarmış,
İnsan görünümündeki şeytanla işbirliği yapmış
Dost kılığına bürünmüş yaratıkları gördük… Ah be Dostum! ! !
Biz gördük göreceğimizi Hem tatlısından hem de en acısından…
Sende acı tarafını görme diye Anlatırım sana bunları…
İster al, İster alma… Ama bil ki Dostum ben sana…

Oysa ne dostlar gördük mükemmelin ötesinde, Adam dibi adam…
Yüreği kan ağlarken dostu için gülen, En sevinçli gününde Dostu için ağlayan
Zorla bulabildiği bir somun kuru ekmeği paylaşan
Gönlümüzün tellerine dokunan ne yürekten dostlar gördük…

Sakın ola ki Bu söylediklerimden ötürü küsme etrafına
Hayat’ı sev, İnsanları sev ve daima gülümse onlara…
Anlattığım gibi işte, İyisini de gördük kötüsünü de,
Ama vermeye Allah daha kötüsünü ne sana nede başkalarına
Çooook acıtıyor dostum, Çok acıtıyor…

Dedim ya dostum kapatma kendini kapkaranlık odalara, At kendini dışarıya
Aydınlıktan korkma sakın, Üzerine açık renk elbiseler giy
Güneş ol doğ ve ısıt etrafındaki bütün canlıları
Yıldız ol parla ve saçıl her yana, Çoğal binlerce milyonlarca ol
Verdiklerine karşılık bekleme sakın dostum
Hak ettiğin ne varsa zaten gelip seni bulacaktır…

UNUTMAKİ HAYAT DEVAM EDİYOR
VE BİL Kİ SENİ SEVEN BİR DOSTUN VAR…

Namık SALİH
07 Haziran 2009 Antalya