Öyle ya da böyle geçiyor zaman,
Sayılıdır nefes, geçici mekân,
Mutlak gireceksin gelince sıran,
….Çıkmaya garantin var mı pazara?
….Ne anlatır bize, bakın mezara!
İyi biliriz ki dünya üç günlük,
Değer mi kavgaya, niçin dargınlık?
İnsanca yaşansa olmaz kırgınlık,
….Çokça sevgi saygı katın nazara,
….Ne anlatır bize, bakın mezara!
Hakk’ın kelamına uyarak yaşa,
İblise aldanıp yanma ataşa,
İster köle olun isterse paşa,
….Ölüm gelir ansız, belki kazara
….Ne anlatır bize, bakın mezara!
Rabbim akıl versin düzen bozana,
Uyarı yapmamız gerek azana,
Sana ne derseniz Sağırozan’a,
….Günahın kokmasın kalk bir tuz ara,
….Ne anlatır bize, bakın mezara!
…………………………İsmail SAĞIR
***************************************************************
YÜREK TAŞKINLARI
***************************************************************
Ahlakı güzelden mevlamız hoşnut.
Düşküne yardım et, elinden koş tut.
Yıkma gönülleri, daima hoş tut.
....İyileşmez dilin açtığı yara,
....Ne anlatır bize? Bakın mezara....Ahmet Atasoy
Kayıt Tarihi : 28.3.2016 22:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Pahom güneşin doğuşuyla beraber başlar yürümeye. Tarlalar, bağlar, bahçeler geçer. Tam geri dönecekken gördüğü sulak bir araziyi es geçemez. Şu bağ, bu bahçe derken bakar ki güneşin batmasına az kalmış. Koşar, koşar, ama kesilir takâti. Halsiz adımlarla yürümeye devam ederken, Pahom’un burnundan kanlar damlamaya başlar. Tam başladığı noktaya yaklaşmışken, bir an yığılır yere ve bir daha kalkamaz…
Reis olanları izlemektedir. Çok kereler şahit olduğu olay yeniden vuku bulmuştur. Adamlarına bir mezar kazdırır. Pahom’u bu mezara gömerler. Reis Pahom’un mezarının başında durur şöyle der: “Bir insana işte bu kadar toprak yeter! der... 'Alıntı'
Şairde aynı şeyi söylüyor sonumuz bir avuç Toprak. Bir avuç toprak deyince şiirim aklıma geldi onu da paylaşmak isterim.
BİR AVUÇ TOPRAK
Toprağa bir, tohum düştü
Can eyledin, kara toprak
Çiçek verdin, meyve düştü
Nimet verdin, kara toprak
Toprak ana, rızık verdi
Köksüz canlı, onu yedi
Kimi yerdi, kimi sevdi
Gücenmedin, kara toprak
Toprak sana, kara dedim
Çünki sen hep, kara yedin
Türlü türlü, renk eyledin
Yüzün aktır, kara toprak
Kazma vurup, karnın yardık
Besinleri, senden aldık
Çör çöpleri, sana attık
Arındırdın, kara toprak
Kirli suyu, sen süzersin
Çirkinliği, sen gizlersin
Üstümüzü, sen örtersin
Giysimizsin, kara toprak
Sen besledin, sen doyurdun
Büyümeme, neden oldun
Ne sarardın, ne de soldun
Çok asilsin, kara toprak
Kökten gövde, dala erdin
Kuru dala, yaprak verdin
Sevmeyeni, bile sevdin
Vefakarsın, kara toprak
Nadide bir, elmas verdin
Gerdanlarda, boy gösterdin
Bağrın yardık, ses vermedin
Cefakarsın, kara toprak
Senden kaçtık, köşe bucak
Can son buldu, söndü ocak
Mevtalara, açtın kucak
Sarmaladın, kara toprak
Bazen soğuk, bazen sıcak
Nimet verdin, kucak kucak
Sana yazsam, yaprak yaprak
Anlatamam, kara toprak
Senden geldim, sana meğlim
Olacaksın, en son evim
Diyemem ki, ben bir devim
Bedenim bir avuç toprak...
Aralık 2015...Bülent ARKAN
4+4=8 hece kalıbı
yüreğinize sağlık.
Değer mi kavgaya, niçin dargınlık?
İnsanca yaşansa olmaz kırgınlık,
….Çokça sevgi saygı katın nazara,
….Ne anlatır bize, bakın mezara! .............// Etrafinda olani biteni görmemezlikten gelen,yada dünya zevklerine o derece kendini kaptirmis ki,gercektende olup bitenden bi haber insanlara ders niteliginde,akillarini baslarina getirmeye vesile olacak kadar dogruyu gösteren,iyilikleri icin ögütler veren,Degerli Ismail hocamin her yönüyle hayli emek verdigi,övgülere layik,severek okudugum güzel bir siiri,..Yürekten kutluyor,selam ve saygilarimi iletiyorum..
TÜM YORUMLAR (29)