Tuval 8...Ölüm 2...Hoşçakal Erkeğim...

Funda Gülseven
132

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Tuval 8...Ölüm 2...Hoşçakal Erkeğim...

Nerede olduğumu bile tam olarak kestirmekten acizim şu anda...Sahi ben nerdeyim? Bu uğurlanış senfonisi nerede, hangi yürek çatısı altında çalıyor? Bu acılı huzur da neyin nesi? Yüreğimi ısıtan ama bedenimi donduran bu soğuk da ne böyle? Ayaza vuran kış geldi mi sonunda? Geldi sanırım...Yangın yeri yüreğime lapa lapa kar yağıyor...Suya kavuşmuş ateş misali ruhum...

Sonsuzluğa uğurlanıyorum...Bir yanımda erkeğim diğer yanımda göz kırpan beyaz bir melek...İkisi arasında gidip geliyorum...Yaşamla ölüm arasındaki ince çizgi dedikleri bu olsa gerek...Tamam da ben yaşıyor muyum? İnanılması çok zor ama ben günlerdir ruhumla nefes alıyorum, ruhumla düşünüp hissediyorum sadece...Beynimle bedenimi tarihsiz bir dünde bıraktım sanki...Ölü bir bedene hapsolmuş tutkulu, inatçı bir ruh benimkisi...Niye mi? Niye mi öncesinde yol almadım huzura? Umut...Erkeğimin umuduna umut katma umudu...

Çok direndim, ölümle çok savaştım erkeğim...Sana ve hayata geri dönebilmek için çok uğraştım...Ama yapamadım sevgilim, çoktan kapalı dönüş yollarını açamadım...Özür dilerim erkeğim...Birlikte doğmasak ta, birlikte var olduğumuz, adım adım birlikte yol aldığımız bu hayat yolunda seni yalnız bıraktığım için özür dilerim...

Ruh gözümle yüzünün kıvrımlarında geziniyorum şimdi...Göz kenarlarının kırışıklıklarına konduğumu hissediyor musun? Akacak gözyaşlarını bekliyorum dört gözle...Lütfen ağla erkeğim...Bari bu kez doya doya ağla...Yüreğine akıtma gözyaşlarını, yüreğini acıtma, yüreğini kanatma... Yüreğinin derinindeki acıyı gözyaşlarınla akıt...Umudunun yok oluş sancısını akıt artık... Ağla ve rahatla artık...

Farzet ki ilk çocuğumuzun, yani biricik kızımızın doğduğu günde, doğumhane kapısındasın...O günkü korkulu heyecanını hatırla..Bu da öyle birşey erkeğim...Korkma...Bu sonsuz bir veda değil...Tam tersi sonsuzluğa birlikte yol alışın başlangıcı, doğuşu bu...Ama sakın acele etme erkeğim..Yanıma gelmek için acele etme...Gözümü arkada bırakma lütfen...Önce sen, sonra da seninle var ettiğimiz, can kattığımız çocuklarımız ve onlardan doğma en tatlı meyvelerimiz yani torunlarımız sana emanet...En azından ölümümle gelecek acılı yas fırtınalarında onların yanında ol...Her zamanki gibi, sevgi dolu, huzur verici, koruyucu bir çınar olup ölümün kızgın güneşini gölgende erit...

Haydi erkeğim uğurla beni artık...Korkularını, olası pişmanlıklarını geride bırakarak uğurla beni...İnan sana kırılmıyorum...Af dilemene hiç gerek yok...Tam tersi seninle gurur duyuyorum yine...Haydi erkeğim çek şu fişi artık...Birlikte yol alacağımız sonsuzluğumuza gönder beni...Zamanı, yani zamanın gelinceye dek seni bekleyeceğim o kutsal, o ebedi yolculuğa uğurla beni...Sevgimle kal erkeğim...Sevdiğim...Kocam, çocuğum, sevgilim, ailem, herşeyim...Hoşçakal...

Funda Gülseven
Kayıt Tarihi : 4.5.2007 12:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Cemal Karsavran
    Cemal Karsavran

    Sonsuzluğa uğurlanıyorum...Bir yanımda erkeğim diğer yanımda göz kırpan beyaz bir melek...İkisi arasında gidip geliyorum...Yaşamla ölüm arasındaki ince çizgi dedikleri bu olsa gerek...

    saygılar...kopamadım.....

    Cevap Yaz
  • Yakup İcik
    Yakup İcik

    sizi kutluyorum,bir önceki okudugum yazi seriniz(güle güle kadinim)kadar basarili ve okunasi

    Cevap Yaz
  • Mehtap Altan
    Mehtap Altan

    :(..Birlikte yol alacağımız sonsuzluğumuza gönder beni...

    Ben bu iki yazıda şu iki değerli fikri farkettim..İkisinde de yaşanılan dünya da kiş ayrılığa rağmen umutsuzluk yok..Sadece hüznün verdiği bitirmeyen ama yoran bir duygu varr..Güzel olansa gerçek aşkın lapa lapa yağması yüreklere..Hemde ölüm ve ayrılığın boyadığı karanlığa rağmen...Bu karanlığı bembeyaz renge boyayansa AŞK ın sonsuzlukta da yaşıyor olması..Kalemi değerli yürek sonsuz aşklarda bul kendini sevgilerrrrr....

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Funda Gülseven