Tütün kolonyası uzattığında farkettim ellerinin titrediğini,az önce kumral saclarımı ustalıkla işleyerek kısaltan bu ellerin titremesini yadırgıyorum.
Avucuma dökülen kolonyayı avucumda ovaladıkça etrafa yayılan kokudan duvarda asılı duran resimdeki genç adamda nasibini alıyor
Daha kapıdan girer girmez aynaya yansıyan resimde adını koyamadığım beni afallatan bir canlılık var.
İri siyah gözleri her an bir mimik hareketi yapacak gibi duran yanakları ve birbirini tamamlayan yüz hatlarında misafir gibi ayrışık duran burnuyla,sanki derinden kokluyor tütün kolonyasını.
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta