(Ağabeyimden, sevdiği yarine ithafen -7-)
Seni her gördüğümde
Kalbim çarpıyor.
Hem de delicesine...
Önce aklımı gözlerine,
Sonra sukûtumu sözlerine
Sonra da benliğimi, yokluğuna çarpıyor.
En çok da bu acıtıyor canımı.
Varlığında, yokluğumu
Yokluğunda ise gönlümdeki varlığını gördükçe,
Titriyor elim, ayağım.
Kendimden geçiyorum.
Bu acıya daha fazla dayanamıyor,
Bir yerlerde düşüp bayılıyorum.
Gözlerimi yokluğuna açtığım sırada,
Bir kalabalığın ortasında buluyorum kendimi.
Yine ilk kalbime bakıyorlar,
Atıyor mu diye.
Bazen bana da öyle geliyor biliyor musun?
Kalbim çok atıyor.
Büyük atıyor...
Seni bu kadar çok sevdiğimi de nerden çıkarıyor?
Acaba doğru mu söylüyor?
Hayır, hayır kalbim atıyor.
Gerçekten atıyor.
Beni, benden atıyor.
Senin dışında kimseyi kabul etmiyor, atıyor.
Evet kalbim atıyor.
Durduramıyorum.
İstesem de atıyor,
İstemesem de...
Seni ne zaman görsem,
Görevini unutan dilim
Yalnızca sana,
Kızarmış yanaklarım ise
Gözyaşlarımın yağmuruna tutuluyor
Tutukluyum sana, bunu herkes biliyor
Onlar biliyor ama
Bir sen bilmiyorsun,
Bir sen görmüyorsun,
Bir sen anlamıyorsun...
Ya da anlamak istemiyorsun.
İşte bunu bilmiyorum.
Gerçekten bilmiyorum...
Bilmek istiyor muyum?
İnanki onu da bilmiyorum.
Yalnızca, beni sevmeme,
Sevgimi görmeme ihtimalimden korkuyorum.
Evet, işte bunu biliyorum.
Korkuyorum...
Seni, sonsuza kadar kaybetmekten korkuyorum.
Ben, müebbet yemiş mahkum gibi
Sana tutukluyum.
Sende tutukluyum bu doğru.
Bu belli...
Bu kesin...
Net olmayan şey ise,
Benim sonum...
İdama mahkum edilse kalbim,
Yahut cellada teslim edilse başım
Hükmü sen verdikten sonra
Seve seve giderim.
Evet, seve seve giderim.
Çünkü seni seviyorum.
Seviyorum işte...
Yine bir bilinmezdeyim
Neden sevdiğimi sorma
Bilmiyorum, dedim ya
Seviyorum işte...
Bir gün, senin de gözlerin benim gözlerime değerse
Dikkat et kalbine
Sakın atmasın...
Bu defa tutamam...
Bu defa dayanamam.
Bu defa koruyamam.
Ben, bir mahkumum sadece.
Müebbet yedim sevdana.
Başka bir şey yiyemememin sebebi de bu aslında.
Gönlüm, senin sevdanla doluyken,
İhtiyaç duymuyor başka şeylere.
Ben, her zamanki gibi
Geçiyordum hayatımın zamanından
Bir ara zaman durdu
Gözlerim, gözlerine takıldı.
Kayıp düşmesi gereken, aklımdı
Lakin gel gör ki kayan aklım değil,
Hayatım oldu.
O kadar istiyorum ki
Gelmeni ve de görmeni halimi
İstemsizce gel gör ki, deyiverdim
Tutamadım dilimi.
Kıracak mısın beni?
Kalbimi kırdığın gibi.
Yoksa gelecek misin ömrüme?
Düşüme geldiğin gibi...
Sen gel...
İstediğin zaman gidersin, demiyorum.
Gideceğini biliyorum.
Ama sen de biliyorsun.
Ben tutukluyum sana.
Gidemem bir yere.
Ne zaman gelmek istersen, gel.
Ben hep burdayım.
Müebbet'im dedim ya.
Ömrümün yettiği,
Kalbimin direnebildiği kadar,
Burada bekleyeceğim.
Bu dünyada olmazsa
Diğer dünyada yine vuslatını dileyeceğim.
Fanilikte, hicran düştü payıma
Fırkat hançeri saplandı bağrıma
Bakilikte kavuşmayı dilerim ama
Sevgini isterim evvela...
Gel, ol başıma bela
Bela'n da güzel,
Deva'n olduktan sonra...
Kayıt Tarihi : 31.10.2015 18:05:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çok değer verdiğim bir ağbeyimin, onun dilinden sevdiği yarine ithafen yazdığım şiirlerimden bir tanesidir. Umarım manevi abimin duygularını iyi yansıtabilmişimdir. :)
![Şeyma Nur Ortakaya](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/10/31/tutuklu-63.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!