Delice esen güz rüzgarlarının önünde
Bir o yana bir bu yana
Yalnız değildi aslında
Acısı içine çöküp yalnızlığın sinesinde kaybolsa da
Onlarca sarıyla kahverenginin her tonunda
Hışır hışır ağıt sesleri uğulduyordu kulaklarında
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim