Örülen kozaların vakitsiz bozulduğu kuytuda
Yetmeyen dil vermeyen bu duyarsızlık
Sünüyor gizlenmedikçe
Uzanamıyorum korkuyorum dokunmaya
İnciniyorum
Ah...bu kanyonların sırtından cehennemin en dibine
Dalar beni ısırganlar soluğum yiter gider sırnaşarak göğsümde
Canevimde köslü kapılar kalakalırım
Sonra zehirler beni tohumu
Varamam göllerine
Düş diyebilsem keşke küstürmemek için ilkyazı
Soğuk yüzü güneşin kavurur tutamam ellerimi
Yakınlığıma yanaşmaz olur kanatlarım
Yetmiyorum, üstelik yine
Dillendirilemiyor özgeliğimiz
Dokunamıyorum boşalmış taylarıma
Bir kırık ayna
Tohumunu suya düşüren nergiz
Gözlerimin içinde gizlenir avuçlarım
Değişemem el yordamıyla kendimi kendimle
Birazcık olsun vur suretime
Yalandan olsun tut kolumdan çıkar yoluna
Kristal bir kase gibi hep kendime
Yalnız bırakma öfkelerimi….
yirmibeşmayısikibinonaltı
Necdet ArslanKayıt Tarihi : 25.5.2016 01:39:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Necdet Arslan](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/05/25/tutanak-20.jpg)
Kutluyorum öğretmenimi ve şiirini içtenlikle. Nicelerine...
Sadece insana özgü de değildir.. Koloniler oluşturmazdı mesela karıncalar.. Kelebekler, kırlangıçlar toplu göçe kalkışmazlardı mesela..Mantarlar öbek öbek üst üste yığılmazlardı..
Yetemez insan da işte..
Bir gülüşle çoğalır sevdiğinde.. Bir selamla günü aydınlanır.. Ekmeği fırından, aşkı Şirin'den alır..
Öfke bile dineceği bir kucak arıyorsa, tutanak baştan yazılıdır..
Tebrikler Kardeşime..
TÜM YORUMLAR (3)