Madem gidecektin neden geldin
Gülümsemelere gözyaşı dolarken
Neden yaktın beni boşu boşuna
Yoksa
Sende ölüme koşan
Bedenimden geçen can gibi misin
Korkun
Bedenim gibi toprak olmak mı
Dinlemiyorum savunmanı
Yaşamın yalanını kusacaksan
Ha sen olmuşsun ha başka şeklin
Gidişinle olursun başkası
Yollar yokuş dedim
Yorulursun dedim
Dinlemedin
Dolaşma dedim şarap gözlerinle
Madem geldin şimdi çöz
Savaş ve barış gün bilmecesini
Kıracaktın madem kalemi
Eskiyen bedenimde
Neden peki neden
Oyun bozanım
Neden
Geldin gönlüme kuruldun
Derdimi dert edinmedi kimse
Kader dediler
Anlamadı beni benden başkası
Unuttum masallarıyla oyalanırken
Takılı kaldın imkansızlığıma
Ah varya imkansızlığı seven yanım
Ah varya
Bana aşkta aşkı hatırlatan
Kar düşse de başına
Aman ha burnundan kıl aldırmayan
Bahanesi bol
Kaf dağıyla yarışan gurur dağım
Bu gece durduğum yer sen değilsin
Kanatma çabasında
Yüreğimde kuyruğunu yakalayan kedi tırnağı
Ürkek tavşan sıçramasın da
Korkumun belirsiz adım sesi
Yokum ben desem de
Kuruldu üç ayaklı rüzgar koltuğuna
İdama gülümseyen savcı
Yazılırken ağlayan saatlerin hazin hikayesi
Taziyemde
Tanımsızlığa düşen mevsim bozanlar
Aşk ne senindir ne de benim
Görmesini bilenler için
O herşeydir tarifsiz
Kast yok kasıt yok
Vebal arama sorgusu yok
Gel desende izne tabi değil
Vizesizdir giriş ve çıkışı
Yaratılmanın his yüceliğinde
Rab dilinde
Dolaşır rabbini arayan kalplerde
Hatırlatmak için kendini her yerde
Düşürür
Suyla alevlenen kan çiçeğini
Zaman ayağına takılı prangam
Kaç soluk dizili boynumda
Oynama benimle oynama
Gök sinesinden umut sütü içen
Uykusuna dalamayan rüya
Tesadüfüm olamazsın
Tutsak ettim kalbine giden yolları
Kaydırak sektirmeden gir koynuma
Gidişinde gelişinde şaşkınlık
Aşk seni tanıyalı kaç zaman oldu
Nasılda oynaşırdın benimle
Saçlarıma tutunup yarışırdın rüzgarla
Kan çiçeklerin üzülmesin diye
Nasıl da unuturdu gelişine erik ağaçları
Ayva tüyü ardında gülerken kış
Giymedi mi zamansız kefen gelinliğini
Sustum
Ardına söz lekesi düşmesin diye
Sustum
Bulutlar indi gözlerime
Sustum
Ellerimde kanarken aşk
Affetmeleri yaktım bu gece
Serilldi ayrılığın ayaklarına
Ben aşkım bir bildiğin binim dercesine
Kırmızıya büründü nar çiçekleri
Duygu kürsüsünde kükredi zaman
Tut elimi ilaç benim
Kayıt Tarihi : 20.5.2010 00:25:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nurten Tarım](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/05/20/tut-elimi-ilac-benim.jpg)
Nasılda oynaşırdın benimle
Saçlarıma tutunup yarışırdın rüzgarla
Kan çiçeklerin üzülmesin diye
Nasıl da unuturdu gelişine erik ağaçları
Ayva tüyü ardında gülerken kış
Giymedi mi zamansız kefen gelinliğini
Sustum
Ardına söz lekesi düşmesin diye
Sustum
Bulutlar indi gözlerime
Sustum
Ellerimde kanarken aşk
Affetmeleri yaktım bu gece
bu güzel çalışmanın ilk yorumcusu olmakta güzel ve sevindirici....zevkle okuduğum bir şiir oldu tam puanımla kutluyorum nurten hanım selamlarımla
TÜM YORUMLAR (1)