Bırak;
Karışsın çimenin yaşili, mavisine bulutumun
Saçımın siyahı kahvesine gözlerinin
Bir ekol gibi dikleşsin başın
İri gözlerini bir maral gibi aç
Okşa dağlarını ülkemin, Bakışınla...
Bırak;
Defolu fikirleri, kelepir sevdalanmaları
kendine kalsız zalimin...
İhanet baldır
Baldıran zehridir altın kapta sana sunduğu hainin...
Bırak
yarım kalmış her ne varsa geride
Tüm tükenmişliklerini, kırılgan yanlarını da
Hatta hüzünlerinden arta kalan sevinçlerinden de
Alabildiğince doldur ceplerine koş gel...
Bir sonbahar güneşi gibi koş gel hücrelerime...
Tut;
Tut ki kavgasız sabahlara uyanayım.
İştahlı gülücükler içeyim yanaklarından.
Tut ki doysun ensiz sabrım, sabretmelere...
Tut ki anlatabileyim kendimi bilenmiş, keskin fikirlerime
Düşelere ve gerçeğin tabiatına inat...
Tut ki zamanı;
Tutulsun süzgecinde zamanın kara kuru tüm tortular.
Tut ki;
Bırakmanın hafifliğini,
Kaybetmenin sonsuz ağırlığını yaşamayasın...
Tut ki ellerimi bırakana dek öyle kalasın...
Emirdağ/ mayıs 2006
Erhan AzbentKayıt Tarihi : 18.5.2006 02:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Erhan Azbent](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/05/18/tut-birak.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)