AKIN AKÇA TURUNCU ŞİİRLERİ

AKIN AKÇA TURUNCU ŞİİRLERİ

Akın Akça

1.
Bir eseri yazan kişi açısından bile değil, sırf yazılan eser düzleminde ya da ortaya konulan bir eseri bile değil, sarf onu ortaya çıkaran kişi açısından düşünüp, icra edilene o gözle bakabiliyor muyuz? Arasında, deresinde kalana karşı çıkarken ne yaptığımızı düşünebiliyor muyuz? Çeşitli açılardan ‘bencil ipe sapa gelmezliklerimizden soluduğumuz her an’, dem vurabilip; onu sonsuza kadar sorgulayıp, bizi biz yapanın aslında bizi bize yakınlaştıran değerler ve bu değerlerin de bizim kendi kişiliğimizin bizim kendimiz oluşu gerçeğini olduşturduğunu kavrayabiliyor muyuz ya da ne oranda kavrıyoruz?
Bunun ne oranda gelişeceğini, bizim hareket noktamız belirler -hareket noktasının orta kısmını, hareket noktasının başlangıcının belirleyişi gibi, tam olarak. Fakat bu direktifte hareket ediyorsak, artık sormamız gereken tek bir şey kaldığını da biliyoruzdur, sanırım: Bunu ne oranda sunacağız, yani ne yoğunlukta yararlı şeyler ortaya çıkaracağız, kendin için olduğu kadar, herkes için de faydalı -ki aslında bu ikisi aynı ama bu da ayrı …
Evet, “bu geriye kalan tek şey” dediğim şey, sanıyorum gerçekten o kadar önemli ki, çoğul bütün olumsuz faktörleri kolaylıkla ekarte edebilir, etmelidir ve çoğunlukla görebiliriz ki, ediyor da.

Sürmekte olduğun yol nasıl bir yol? Bir tane patika mı? Çok mu cılız bir yol bu? Karanlık mı? Yoksa apaydınlık bir cılız yol mu? Cılız’ı nasıl değerlendirdiğimize bağlı? Dünyada yaşamak, bu dünyaya gelişimiz bir acz midir, cılızlık mıdır? yoksa kısır olmayan değerlerimiz, bizi her vakit gelişime sevk edecek olan; açık kapıları bize meyilli, ışıklı bir açık alan ufuk mudur?

2.a
YOLUN BİLGESİNE DOĞRU
Bir çok yoldan geçip, alternatifleri bu dünya sahnesinde sergileyip, güzel olana doğru meyletmek, anlamlı bir kurgudur. Ama bundan daha önemlisi, sonrası için gereklisi, senin bu yolu seçme amacının ileride nedenini oluşturacak ve tam kapsayacak olan; tek bir yola ulaşılmasıdır. Ama bu tek yola ulaşırken önüne bir kavşak çıkacak ve orada eski çağlardan kalma bir beyaz sakallı bilge göreceksin, noel baba gibi, ‘bıyığının sol küresinin dışa doğru sallanan ikinci yakası’ gri, bir cüce uzun boylu, ama dişlerinin hepsi yerli yerinde. Yani Star Wars (Jedi’nin Dönüşü) ’ndeki “Yoda” tiplemesine de tam olarak benzemiyor.O diyecek ki:
..

Devamını Oku
Akın Akça

Kafası oynuyor sarsıldıkça araba,
Oynaya iple taktıkları köpekçik.

Adam ona bakmaktan
Kaza yapacak, aslında ayık.

Araba zıplarken kıpırdayan
Bu köpekçik turuncu oyuncak,

Kadife gibi bir şeyden derisi;
..

Devamını Oku
Akın Akça

Yeryüzünden fışkırdılar yeraltından değil,
karınca gibi, sel olup. -sayıları çok olan.
Ve seddi kırıp geçtiler

tuğla diye bir şey kalmadı turuncu …

Dünya yüzeyini kapladılar yeryüzünden.
Öyle sinsi bir başkaldırı ki fark edilen;
esas,

..

Devamını Oku
Akın Akça

Çevresinde değdiği yerlerde ışığına, turuncu turunçgiller,
Verimli süzülüyorlar geri kalanın kırmızı açıklanacağına.
Evet, deniz ve gökyüzü, geri kalanında kıpkırmızı,
Güneşin tepeden aksini o portakalların çevresine
Ve mandalinaların, suya vurduğu ve ışık topak gökte de.
Hangisi gerçek, tepeden inenin kendisi mi, yansıyanı mı?
Seçmek zor, göz beğeniyor ama seçmek o kadar zor.

Sonra ufuk kaldıracak kendini ve devasa indirecek,
Belirmiş o resmin kenarlarında pembeleşen veryansından.
..

Devamını Oku
Akın Akça

aslında her zaman
karşısımızda olan ve uzandığımız/xca kavranabilesi
imkansızlıklarla birlikte yaşamak;
bir de görüntü olduğuna bunların,yabancı yüzlerin,
kendini inandırma cebelleşmeleriyle
geçen bir süreç...
Ve,
ŞIP'la, düşünce hızı!
bana yetiş.
etrafıma...
..

Devamını Oku
Akın Akça

On altı milyarlık Dünya şehrinden -kıymıklar- sıyrılarak gelen, onların elleri çok kirli ve avuç içlerindeki yeşil noktaların rengi döndü artık mavilere. Fakat icra eden yine tek kişi, tek bir sevgi: Göze alacak o bazı şeyleri bu çiftlikte kaldıkça ve gelişimini görecek buranın, serpilişini …

Gecenin otobanında seyreden mahmur gözler; tahta turuncu ve alacalı direksiyonu başında eski bir turuncu yine, Tofaş yüz otuz bir’in …
David Lynch’in duruyor gibi gözüküyor Kayıp Otoban’ı -yol bizden daha hızlı, sanırım akıl değil, sayısı farkından ötürü kendi zeka pırıltılarının- arabayı hareket halinde izlerken biz; …ama bizi sürükleyen, birkaç şeritinden ibaret yalnızca
hareketsiz bu otoban, sayısız böyle yolun.

a.
Özel bir mevki inşa etmiş
böylece, insan kendine:
Sanırsın Asma Bahçeleri
..

Devamını Oku
Akın Akça

1. Bitmez Koza

İşte Kozmik yumurta, her şey onun içinde!
Yavaşça yaklaşıyorum, sanki ürkütecek bir şey varmış da!
Özenle soyduğum kabuğunu anı olarak parçalara ayırıp ceketimin cebine atıyorum …
Beynin kıvrımları gibi şeyler var etti kendini! ! nerede ne var, ya da ne bulmalı ya da düşünerek gelmiştim buraya ne?
Bakıyorum, araştırıyorum … kolay değil, ormansal ve kendime yapacağım kısa sürede bu orman göletindeki nöron bileşenlerinden beynin bir sal.
Yürek şekilli bir oluşum sürükleniyor merkeze, bunu, görüyorum! O çok ötede ama yüzüyor, ulaşmak için bir yere, hissediyorum.
Odağında olmasa da böyle merceğin- ki zaten bir çekirdeği olsa idi evrenin, dışı da olmaz mıydı- gidiyor O’na doğru.
Peki O kim, veyahut nerede? bilen var mı, yoksa bilenler saklandı mı?
..

Devamını Oku