TURŞUNU
Vicdana; “hiç karışma, çok yaşa! ” dilekçesi
Cüzdana; boş vermişlik, kahırlı kelepçesi
Günaha; “bilmiyordum, cahildim…” köçekçesi
Heyt be! Kuruversinler, “sen kimsin ki? ” turşunu!
Sen kimsin, soruma de; “Beni tanıyormusun?
Kanıyorken vicdanın, seni arıyormusun? ”
Hey arkası sır kaplı, incecik cam parçası,
Cevabın şu mu yoksa? Gönlüne sık kurşunu.
Çelişkine çözüm yok, kendinden başka yerde?
Hangi kul düşmemiştir, çelişki denen derde?
Şahlardan uzaklarda, Yürek Yağmur de; “perde! ”
Siyaset meydanında, derler; “cellât sar, şunu! ”
Adanasız, 10.06.16 – 06.47 Y.Y.
Nebi ÜnlerKayıt Tarihi : 3.7.2016 23:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çelişkine çözüm yok, kendinden başka yerde? Hangi kul düşmemiştir, çelişki denen derde? Şahlardan uzaklarda, Yürek Yağmur de; “perde! ” Siyaset meydanında, derler; “cellât sar şunu! ” Adanasız, 10.06.16 – 06.47 Y.Y.
Kaleminize sağlık sayın Nebi Ünler....
Hiç bir işe yaramıyorsa, turşusunu bari kurmalı..
Gerçi o da 'sulu, yavan' olur ya..
Tebrikler şiire ve size..
TÜM YORUMLAR (3)