Eskiden daha canlı, daha heyecânlıydık;
Biraz iyilik görsek, duygulanır ağlardık;
Karşılık beklemeden yardımlara koşardık;
Sever, sayar, hoş görür, diğerkâmlık sunardık...
Hâl hatır sormak için bayramı beklemezdik;
Vefasızlık, nankörlük, riyakârlık bilmezdik;
Dostları arar, sorar ve ziyaret ederdik;
Pür neş'e temiz kalple candan sohbet ederdik...
Kederler ve sevinçler hepten paylaşılırdı;
Bir çelişki hâlinde mutlak uzlaşılırdı;
Hiç kimse hiç kimseye üstünlük taslamazdı;
Herkes hakkını bilir, harama yanaşmazdı...
Hâtıralarla coşar, umutlarla yaşarız;
Azim, sabır, gayretle her engeli aşarız;
Büyük düşünemeyen âcizlere şaşarız;
Millî mevzularda hep fokurdayıp taşarız...
Türküz ve Müslimânız, her birimiz seçmeyiz;
Hem madden, hem de mânen dâvadan vazgeçmeyiz;
Hâinleri affetmez, zâlimleri sevmeyiz;
İnancımızla yaşar, zerre tâviz vermeyiz...
Kayıt Tarihi : 2.12.2007 07:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
‘Mart, 2006’ Türk ve Müslimân olmaktan onur ve gurur duyan herkesle paylaşmak istediğim ‘nostaljik’ şiirimi sunarken; geçmişin içtenliğine, dürüstlüğüne ve sıcaklığına, kısaca geçmişe özlem duyanların inşirah bulacaklarına yürekten inanmaktayım. Keyifle okumuş olmanız dileğiyle...
TÜM YORUMLAR (1)