Ta 1071!den beri,
Yurt edindik bu yerleri!
Can verirde Vatan vermez,
Kahraman Türk Askerleri!
Türkün gücü şanındadır,
O şan Türkün kanındadır!
Bütün dünya bir olsa da,
Türk Mazlumun yanındadır!
Ordu Millet Güçlü Devlet,
Bize sökmez hiçbir zillet!
Türkiye bir Türk Yurdudur;
Var olacak ilelebet!
Hele öyle bir gün gele
Kükreriz yedi düvele!
Bu Milletin andı vardır,
Ya ölüm ya İstiklale!
Sağdan sola, soldan sağa,
Selam olsun Al Sancağa!
Arş ileri, marş ileri,
Selam olsun çağdan çağa!
Geçit vermez Gelibolu,
Şaha kalkar Anadolu!
Bu Ülkenin altı Şehit,
Üstü Gazi, Yiğit dolu!
1974 / Balıkesir Çayırhisar
Kayıt Tarihi : 26.5.2020 21:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
BU ŞİİRİN HİKAYESİ Bu Şiirimi 1974 Yılında Balıkesir Ordudonatım Er Eğitim Alayında Vatani görevimi yaptığım sırada Alay Komutanımız Ordudonatım Kurmay Albay ADNAN YENİİZ'İN tören alanında üslûbu ve ses tonuyla yaptığı milli duygularımızı şahlandıran muhteşem konuşmasının etkisiyle; Yürüyüş sırasında çok güzel marşların yanında çok sıradan basit marşları söyleyerek yürüyüş eğitimi yaparken aklıma böyle bir marş yazmak geldiği o anlamlı günde, eğitim sahasında yazmıştım. Eğitim çavuşumuz Karslı Cemal UÇAR'A (Adından eminim ama soyadını yanlış hatırlıyor olabilirim.) okudum çok beğendi; hatta siz kendi aranızda çalışın yürüyüşte söyleriz dedi.. Eğitim Çavuşumuz bizden 7, 8 Yaş büyük, Üniversite son sınıftan ayrılıp askere gelmiş çavuştan ziyade bize ağabeylik yapan çok iyi, kültürlü; sadece bizim değil komutanlarımızın da çok sevdiği bir Askerdi.. Şimdi ki durum, bu kutsal Asker Ocağının hali nasıldır bilmiyorum ama o zamanların ASKER OACĞI gerçekten çok büyük kahramanlık duygularının yaşandığı, sıla hasretinden başka hiçbir sıkıntının olmadığı o kutlun ocağın komutanları; hangi rütbe de olursa olsun, o sert ve ciddi duruşlarına rağmen askere bir baba, bir ağabey şefkatiyle davrandığı, askerlik mesleğine tam anlamıyla vakıf komutanlardı. Bizim 54/1 Tertip olarak askere alındığımız 1974 Mart itibariyle EGE KITA SAHANLIĞI, ardından KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI yapıldığından mı nedendir bilmiyorum ama gerçekten çok zor şartlar altında da olsa asker olmak o üniformanın içinde olmak bize çok anlamlı gurur verici geliyordu. Mesela benim gibi sıradan bir Yazı Tura Onbaşısı Mühimmat Sevkiyatı sırasında verilen 15 Dk.'lık istirahatte KIŞLA GRUP KOMUTANI KURMAY ALBAY HÜSEYİN GÜLENÇ ile yasak olmasına rağmen cebimden çıkarttığım mini cep radyosundan haberleri dinleyebiliyorduk. Kıbrıs Harekatının Başladığı ilk gün resmiyette yasak olmasına rağmen hemen, hemen her askerin cebinde olan bütün radyolar toplanmıştı. Harekâtın başarılı bir şekilde devam edeceği daha ilk günden belli olunca, yine çarşıya giden erzak arabasına kısıtlı da olsa bazı arkadaşların radyo siparişi verdiği bütün gizlemelerimize rağmen komutanlarımızın gözünden kaçmamış olmalı ki, o 15 dk. Molaların birinde Albayım, genel de erlere "HERİF!" diye hitap etmesine alıştığımız o babacan ses tonuyla beni yanına çağırarak; "- ULA HERİF ÇIKAR ŞU RADYOYU DA HABERLERİ DİNLEYELİM!" dediğinde neredeyse heyecandan bayılmak üzere iken Albayım aynı emri tekrar verince radyoyu nasıl iç cebimden çıkardığımı, açıp önündeki 105'lik Obüs sandığının üstüne koyduğumu hatırlamıyorum desem yeridir. O gün 30 kişi civarında Er'inden Kurmay Albayına kadar her rütbeden asker ile birlikte ara haberlerinde Ordumuzun Beş Parmak Dağlarına doğru kahramanca ilerlediğinin haberini dinledikten sonra, yeniden mühimmat sevkiyat işine koyulduk! Çünkü Harekatı başarılı bir şekilde yürüten 2. ORDU'NUN Hava Kuvvetleri de dahil kullandığı hertürlü mühimmat bizim depomuzdan sevk oluyordu. Bu sevkiyatlar aylar öncesinden başlamış olmasına rağmen büyük bir tatbikat için gönderiliyor şeklinde, bazen de Depolama yeri değiştiriliyor şeklinde ve sevkiyat tren rampaları tamamen sivillerden arındırılarak yapılıyordu. O gün verdiğimiz molalarda yine haberleri dinledik fakat radyo hep orada durdu. Yükleme bitince Albayımız, Karargah Komutan vekilimiz Kd. Başçavuş Mustafa ADIGÜZEL'E dönerek Başçavuşum alın o radyoyu oradan dediğinde, Mustafa Başçavuşumda bana göz işaretiyle radyoyu al der gibi bir işaret yaptı ama bende o cesaret nerede! Neyse ki, Ankaralı olup Bursa da ikamet eden Ayhan KASKATI tertibim radyoyu alıp Başçavuşuma uzatmak istedi ama o bu hareketi görmezlikten, duymazlıktan gelerek aldırış etmeden, radyoyu sahibine ver diyen bir eda ile yürüyüp gitti. İki Onbaşı maaşımla 90.00 TL.'ye aldığım minik radyom yine bana kalmıştı. Yasak olmasına rağmen asker kullanmasını bildiği sürece komutanlarda her askerin cebinde bulunan bu radyoları görmemezlikten gelirdi. O yıllarda yine TV Yayını bütün ülkede olduğu gibi Konya'da da yoktu. Sanıyorum 1974 Yılı sonuna doğru TV. Yayını başladı ve 1975 Yılı Yılbaşı kutlamalarını Askeri Gazinoda büyük bir coşkuyla ilk defa TV'DEN izleyebildik. O Tarihlerde Yunanistan ile Aramamızda Kıta Sahanlığı Sorunu yaşandığı gibi; Ordumuz bir yandan da çok gizli bir şekilde birkaç ay sonra yapılacak olan Kıbrıs Barış Harekatı'nın hazırlıklarını sürdürüyormuş ama tabi ki o zamanlar Kurmay Heyeti dışında; 20 Temmuz 1974'ün ilk saatlerine kadar böyle bir hazırlıktan hiçbir kimsenin haberi olmadığını da yine o gece öğrenebildik! İşte o günlerin heyecanıyla yazdığım bu Şiiri daha birkaç gün önce bir arkadaşa yazıp gönderemediğim bir mektubun içinde buldum ve olduğu gibi yayınlıyorum. Askerlik Günlerinde yazmış olduğum içinde en az 150 Civarında Askerlik yıllarıma ait şiirimin bulunduğı ve benim için son derece önemli şiir defterimi, askerlik dönüşü evimizde çıkan bir yangında mı kaybettim, yoksa okumak için alıp, iade ihmaline kurban giden bir kazada mı kaybettim hala bilmiyorum. Bu Şiir vesilesiyle 54 / 1 Tertip olarak Askerliğinin Eğitim Dönemini Balıkesir'de, Ustalık dönemini Konya Akyokuş 927. Mühimmat Komutanlığında yapan asker arkadaşlarımla iletişim kurabilmek amacıyla paylaşıyorum. Ulaşa bileceğim bir iki arkadaşım olursa gerçekten memnun olacağım. Şiir Balıkesir'de yazılmış, Resim Konya Akyokuş'ta çekilmiştir. Mehmet YAŞ İrtibat Telefonum; 0553 642 8182
![Mehmet Yaş](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/05/26/turkun-gucu-5.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!