Sığmazdık yollara
güneşli yaz sabahlarında
didiklerdik günü kozalağında
gök değildik
bulutunda yağmur olalım
yıldızlarında geceyi aydınlatalım
bir baktık
yıllar ardından
her birimiz başka yerde
gaddardı zaman
soramadık hatır
acımız dağılırken odalarda
şimdi
bir yol geçer yanımızdan
siren sesi
bağrış çığrış
iner araçlardan
gölgesine sığmaz ikindi
ağlar arkamızdan
gitti kimimiz
kimimiz bekler o günü
geç farkına vardık
yanıp söndükçe ışıklar
öksürüp kaldık
II
ah!
nelere takılıp kaldı bu aklımız
yaşarken
o bıraktıklarımıza aldandık
neydik kimdik?
işte yalnız ayrıldık
bu dünyada
sevdik sevildik
okuduk yazdık
ve türküleri tükettik
III
konuştukça
gelip durdu bir otobüs Austin marka
hangi günün ucunda
bilmeyiz
neler taşıdık koltuğunda?
akşama dönen acımız
kimle paylaşıldı soframızda?
bir dalgınlık
çarşının ortasında
bitiremedik
balyaları saya saya
günü zor ettik akşamında
zaman ne ki
sıyrıldık gün yorgunluğunda
bir akşam soramadık çıtlığa
kaç yıl geçti dal ucu kırığında
göremedik bir daha
çocukluğumuzu o telaşında
rüzgarın serinliği düştükçe aramıza
sağ taştan önce karardık
Bekilli..!
bir zamanlar yürüdük tozlu yollarında
ellerimizden tuttun Bekilli
saçlarımız gözlerimiz hangi renkti?
ayırmadın
bizi öpüp gönderdin Bekilli
sende sevgimiz
hiçbir zaman yırtılmadı Bekilli
şimdi her şey yorgun
düşüyor yapraklar
sonbahar geçti der gibi
bak güneş de üşüyor
yalnızlığımız baktıkça bize
aydınlığı sırtlayıp gidiyor gece
ne gökyüzü
ne yağmur sonu ebemkuşağı
ne de mezar soğukluğu
hepsi kaldı geride
işte biz de gidiyoruz
Allaha ısmarladık Bekilli
Kayıt Tarihi : 8.4.2016 23:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!