‘Dondurma buz gibi buz
Şekermi yoksa karpuz
Al al çilekli dondurma
Yokmu tadına bakan’
Al işte yaz geliyor
Kol kola el ele insanlar geziyor
Dondurmasız içeri serinlemiyor
Bambaşka lezzeti var İstanbul’un
‘Elmayı nazik soyarlar
Güzeli candan severler
Sen bize gelme duyarlar’
Seversin, narindir, kırmaya korkarsın,
Yanına varamazsın,
Canını cana katarsın,
Aşkların da tadı bambaşka olur İstanbul’da
‘Ey bostancı., aman ey bostancı,
Bir bostan ver hastam var,
Hasta değil Beyoğlu’nde dostum var’
Dost dost dersin,
Yanına boş gidemezsin,
Maksat muhabbet olsun,
Ağızlar tatlı olsun İstanbul’da
‘Telgrafın tellerine kuşlar mı konar,
Herkes sevdiğine böyle mi yanar’
Kuşlar haber taşır,
Sevgini dolaştırır,
Telgraf teliyle bağdaştırır
Sevenler birbirini anlar İstanbul’da
‘Üsküdar’a gider iken aldı da bir yağmur,
Katibimin septesi uzun eteği çamur’
Üsküdar’da yağmur varsa
Aç şemsiyeni salla
Düşür mendilini yolda,
Takılan çok olur peşine İstanbul’da
‘Bir dalda iki kiraz,
Biri al biri beyaz’
Sen sevki sevdiğini
Yazsın sana sevgisini,
Kirazlar dalda oynaşırken,
Mevsimin değiştiğini anla İstanbul’da
‘Söğüdün erenleri,
Çevirin gidenleri,
Ah ne güzel baş bağlıyor,
Söğüdün güzelleri.’
Gül iken solarsın,
Başını da bağlarsın,
Yürekleri yakarsın,
Karşılıksız da sevilir İstanbul’da.
(19.04.2006 - 22:00 Sandıklı)
Kayıt Tarihi : 22.4.2006 17:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)