Buram buram Anadolu türküler,
Beraber doğmuşuz, mazimiz vardır.
Her gönülde sevda yolu türküler,
Sevgiliye cilve, nazımız vardır.
Gurbet harap etmiş, haline ağlar,
Baykuşa emanet virane bağlar,
Kar, tipi kaplamış yol vermez dağlar,
Her birinde ayrı izimiz vardır.
Yüreklerde sevda olmuş başlamış,
Hayal kurmuş nazlı yâri düşlemiş,
Desen- desen, nakış- nakış işlemiş,
Kilimde, halıda gizimiz vardır.
Mayası, hoyratı bir başka güzel,
Deyişler, semahlar kol kola gezer,
Nice koç yiğide ağıtlar düzer,
Ta! Yürekten gelen sızımız vardır.
Sevdası Mecnun’u çöllere atmış,
Ferhat dağı delmiş, terini katmış,
Aslı saçlarını süpürge etmiş,
Keremle yanmışız, közümüz vardır.
Dadaloğlu ile Avşar boyuna,
Karac’oğlan ile Türkmen soyuna,
Koç Köroğlu ile Bolu Bey’ine,
Söylenecek nice sözümüz vardır.
Gidenler dönmemiş, bilinmez nerde?
Analar, bacılar, gelinler darda.
Çanakkale, Yemen, Dumlupınar’da
Gözyaşında şehit, gazimiz vardır.
Yıldız Dağları’ndan Sivas iline,
Methiyeler dizmiş Çamlıbel’ine
Gerçeği işleyip gönül teline,
Veysellerle gören gözümüz vardır.
Aman vermez Ağrı, çetindir kışı,
Süphan’ın Nemrut’un dumanlı başı,
Kimi zaman yormuş, Huş’un yokuşu
Dinlenir enginde, düzümüz vardır.
Zeybekte, halayda, barda görünür,
Kopuzda, curada, tarda görünür,
Nerde arar isen, orda görünür,
Her meydanda ayrı, pozumuz vardır.
Yanar Elazığ’ın ’Çayda Çıra’’sı
Eğin, Arguvan’da gurbet yarası
Bayburt’un Artvin’in ayrı töresi,
Yurdun dört yanında tuzumuz vardır.
Kırşehir diyarı ayrı bir köşe,
Kırık hava, bozlak vermiş baş başa,
Muharrem Usta’dan Neşet Ertaş’a
Bitip, tükenmeyen hızımız vardır.
Gönül dağı yağmur olmuş süzülmüş,
Dane dane benler, yüze dizilmiş,
Terk etmiş Leyla’sı düzen bozulmuş,
Derininde alın yazımız vardır.
Her çiçekten türlü türlü bal almış,
Aşığın dilinde yol, töre olmuş,
Reyhanî Baba’da kendini bulmuş,
Ezgisinde saklı özümüz vardır.
Söylenir dillerde yıllardan beri,
Nice yiğit Türk’ün namusu, arı,
Bizler ki gönülden sevmişiz yâri,
Yüzüne bakacak yüzümüz vardır.
Günler dönüp mevsim yaza geçende,
Mor menekşe lale, sümbül açanda,
Yaylalara Yörük, Türkmen göçende,
Meler koyunumuz, kuzumuz vardır.
Birbiriyle ne de güzel uzlaşmış,
Âşık olmuş çifte yürek közleşmiş,
Arasında nikâh kıymış sözleşmiş
Yanından ayrılmaz sazımız vardır.
Karaçay usanmaz gezer peşinde,
Bin bir hal var türkülerin başında,
Kalem dile gelir, gönül coşanda,
Ecdattan alınmış feyzimiz vardır.
İbrahim Karaçay
02.06.2001
Kayıt Tarihi : 12.2.2019 22:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!