Onlar türkü söylerler
Bittiğinde herkesin şarkıları
Bir sızlatan telde titrer sevdalar
Ve bir küçük manide boğulur
Hasretlerin en koyusu
Susunca herkes türküler söyler onlar
Selamlar turnalarla gönderilir
Uzaklardaki sevgiliye
Ve duman kaplar hep
Kara haber öncesi dağları
Ama onlar bilirler
Dağların delindiğini de
Toprağının kalburda elendiğini de
Ve kaşlar yakışınca göze
Bir zülfün mezar kazdırdığını bilirler
Kütahya’da pınar olurlar
Vehbi vurulunca
Ya da Fırat’ta ağıt
Suzan boğulunca
Hanın iki kapısını da bilirler
Hangisinden girilip
Hangisinden çıkılacağını da
Seher vakitlerini bilirler onlar
Çalmasını da sürmeli kapıları
Bir gözleri sürmeli için
Ateşi de bilirler onlar
O ateşe düşüp yanmasını da
Bilirler pervanenin aşkını
Gülün nazını
Ve ahuzarını bülbülün
Mısır'ı da bilirler
Sabrını da Eyüp’un
Bilirler ve türkü söylerler
Kayıt Tarihi : 18.2.2010 00:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!