TÜRKİYE'DE ÜZERİNE EN ÇOK ŞİİR YAZILAN KÖY : MASTEPE KÖYÜ...
GÜZEL KÖYÜM MASTEPEM
Yedi harf, çift isimdir
Kartpostal bir resimdir
Görmeye hevesimdir
Güzel köyüm Mastepem
Afrin üstü köprüsü
Yeşil çimen örtüsü
Gençleri onun süsü
Güzel köyüm Mastepem
Camisi gerdanıdır
Gül yürek insanıdır
Cümlesi hayranıdır
Güzel köyüm Mastepem
Gökte güvercinleri
Dalda has meyveleri
Cennet sanki her yeri
Güzel köyüm Mastepem
Çevresi yeşil tarla
Pamuk isimli karla
Üzümü, dutu, narla
Güzel köyüm Mastepem
Tümer ne yazarsa az
Yazdıkça duyuyor haz
Her dem dilinde niyaz
Güzel köyüm Mastepem
Abdurrahman Tümer
Evet yanlış okumadınız Türkiye'de üzerine en çok şiir yazılan köy, Mastepe Köyü'dür. Bunun bir tek nedeni var o da, o köyde yaşayan insanların bir olması, birlik içinde olması, ahde vefa sahibi olmasından kaynaklanmaktadır.
Bu köyde yaşayan insanlar dünyanın neresine giderlerse gitsinler yüreğinin bir parçası burada, bu köyde atar. Türkiye'de hangi şehre giderlerse gitsinler, kalplerinin bir parçası burada atar. Hatay'ın güzide ilçesi olan Reyhanlı' ya bağlı olan bu köyün insanları her zaman sevgi dolu, vefa dolu kişilerdir.
Nasıl mı? Mesela Mastepe Köyünün camisi yoktu. Bundan dolayı köy halkı cuma namazları için civar köylerin veya ilçede bulunan camilere gitmek zorunda kalırlardı. İşte bunun için köy halkı birleşip bir cami yapalım dediler. Ve bu işin öncülüğünü, daha önce Hollanda'ya çalışmaya giden Hacı Abdurrahman Tümer Bey, yaptı. Allah ondan ve yardım eden herkesten razı olsun inşallah. Hep kendisinden ve hem de Hollanda'da birlikte çalışmaya giden arkadaşlarından, dostlarından ve orada ki hayırseverlerden bir miktar para toplayarak Mastepe Camisi'ni inşaa etti. Tabi o zamanlarda alelacele yapılan bu cami, daha sonra ahde vefaya yakışan birbirinden değerli köy sakinlerinin de katkılarıyla çevre düzenlemesi, yeniden bakım ve onarımı yapılarak daha güzel hale getirildi. Caminin bakım ve yeniden onarımında yediden yetmişe bütün köy halkı seferber olup, her tür işi bizatihi kendisi yapmıştır. Kerpiç taşımak, duvar örmek, çimento karıştırmak vs gibi işleri kendileri yapıyordu. Hayra vesile olmak hayri işlemek kadar hayırlı bir davranıştı. Onlar bunu biliyordu. Her şeyden önce bu koyun onların üzerinde bir hakkı vardı ve onlar bunun bilincindeydi. Onlar bu köyde doğup, bu köyde nefes alıp, çocukluk yıllarını burada geçirdiler. İlk adımlarını bu köyde attılar. İlk oyunlarını burada oynadılar. İlk bayram sevinçlerini, ilk halaylarını burada çektiler. Kimbilir belki ilk gönül ağrısını burada tattılar. İşte onun için bu köyün hakkı çok onlarda. Ve bunun için ellerinden ne gerekiyorsa tereddütsüz onu yapıyorlardı. Böyle ulvi bir davranışa, böyle örnek bir çalışmaya şiir yazılmaz mı elbette yazılır. . Acizane bizde o günlerde duygularımızı şiire döktük.
MASTEPE'MİN CAMİSİ
O ki tevhidin sesi
Gönlümüzün incisi
Huzurun ta kendisi
Mastepe'min Camisi
Şimdi vafa zamanı
Yapı, onarma anı
Bir hoş olsun her yanı
Mastepe'min Camisi
O, dört duvar değildir
O, öyle var değildir
Bizden ağyar değildir
Mastepe'min Camisi
Gayemiz hoş sadadır
Ecri veren Hüda'dır
Biz göçsek o burdadır
Mastepe'min Camisi
Hadi! Uzat elini
Düşün irfan ehlini
Yazsın yadına seni
Mastepe'min camisi
Zaman gelip geçiyor
Vakti dolan göçüyor
Geç olmadan gel diyor
Mastepe'min Camisi
Onda kılındı namaz
Onda edildi niyaz
Ne yaparsak ona az
Mastepe'min Camisi
Abdurrahman Tümer
Takdir şayan bu hayırlı davranışlara bir şiir daha :
MASTEPE KÖYLÜME
NIYAZIM
Az evrenden, çok verenden
Gelip emeği geçenden
Helal Mastepelim senden
Sizden Allah razı olsun
Zerre kadar hayrı olan
Hayır yolunda yol alan
Bir tuğla bile kaldıran
Sizden Allah razı olsun
Taşıyıp, getirip, diken
Ahretine hayır eken
Bu cami için ter döken
Sizden Allah razı olsun
Küçüğüne, büyüğüne
Katkı edenin hepsine
Mastepe'nin cümlesine
Sizden Allah razı olsun
Mükafatı cennet olsun
Yürekleri iman dolsun
Tuttuğunuz altın olsun
Sizden Allah razı olsun
Abdurrahman Tümer
Mastepe köyünde ki gençler çalışmaya gittikleri uzak şehir ve ülkelerden genellikle bayramdan bayrama gelirler. Anne, baba, kardeş ve akrabalarıyla bayramlaşmak, hasbihal edip hasret gidermek için gelirler. Köyümüz bayramlarda cıvıl cıvıl olur. Herkes bir arada sohbetler, vuslat muhabbetleri ederler. O anda içilen çayların dahi bambaşka bir tadı olur. Sınırlı olan bu bayram ziyaretleri gece geç saatlere kadar devam eder. Herkesin bu köyde anıları hatıraları var. Herkes bu köyde yaşadığı hatıralarından bahsederken dalıp uzaklara, yaşadığı o günlere giderdi adeta. Malum köy halkının çoğu çiftçilikle ve hayvancılıkla uğraşırdı o zamanlarda. Şimdi çoğu kimse şehirlere taşındı. Kimi tekstilci oldu, kimi işyeri açıp faklı sektörlerde faaliyet göstermeye başladı. Kimi de üniversiteyi bitirip kendi bölümünde iş yapmaya başladı. Ama hangi mesleğe sahip olurlarsa olsunlar, hangi uzak şehirlere giderlerse gitsinler, bayramlarda illaki bu köye gelip hasret giderirlerdi, özlem giderirlerdi, firkate bir nemzede olsa son verirlerdi. Ramazan ayında arefe günü geldiklerinde ramazanın son iftarını hep birlikte bir arada yaparlardı. Herkes cebinden bir katkı yapıp bütün köy halkının katılımıyla yemekler yapılıp son iftarda sofraya otururlar. Yemeğin tadına, sohbetin tadına, sılanın tadına doyum olmazdı. Masalar ve sandalyeler köy meydanın ortasında kurulur ve tüm köy halkı iftara davet edilir. Her evden katkı olurdu. Yemekten sonra da çay servisleri yapılırdı köy gençleri tarafından. Dedim ya bu köye boşa şiir yazılmıyordu.. Bizim Mastepe köyü çok güzel çok faklı bir köydü. Bu köye şiir yazılmazda ne yapılır öyle değil mi?
BAYRAMDA BAŞKADIR
MASTEPE KÖYÜ
Masalar, sandalyeler kurulmuş
Bütün köylüm, bir yürek olmuş
Gel gör ki sineler imanla dolmuş
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Abdulhamit Hocam duasın eder
Dua ile yok olur; gam ile keder
Sıla-i rahim için, bir seyru sefer
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Ne güzel yüzler, gönüller ne güzel
O yemekleri pişiren, eller ne güzel
Dosta selam veren, diller ne güzel
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Menzilimiz burası, son durak bura
Zalim gurbettir bağrımızda ki yara
Gayri dönün gardaş, siz bu diyara
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Az mı tarlalarında ter döktük biz?
O yakıcı güneşi cennet bildik biz
Can köyüm bak, yine geldik biz
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Kurun sofraları, demlensin çaylar
Hasretimizi anlatsın şu geçen aylar
Düğünlerde çekilsin o şen halaylar
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Ne güzel de kızarır, ekmek tandırda
Hele o mis kokusu, aha tam burda
Komşu komşuyu uyandırır sahurda
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Bahçede narın, incirin, zeytin ağacın
Buralara gelmezsen, dinmiyor acın
Bak bekliyor yolunu, kardeşin, bacın
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Vefa biliriz, selamını vefa biliriz
Havanı da, suyunu da şifa biliriz
Her günümüzü sende sefa biliriz
Bayramda başkadır Mastepe köyü
Abdurrahman Tümer
Mastepe köyünün ayrıca çevresi yemyeşil pamuk tarlalarıyla çevrili, yanıbaşından Afrin dediğimiz bir nehri de var. Bu da köyümüze ayrıbir güzellik katmaktadır.
MASTEPE'ME VURULMUŞUM
Tarlasında yorulmuşum
Afrin'inde durulmuşum
Mastepe'me vurulmuşum
Bir sevdadır benim köyüm
Yollarında yürümüşüm
Ağaçlarından yemişim
Köz üstü çayın içmişim
Bir sevdadır benim köyüm
Yana yana özlemişim
İlk türkümü söylemişim
Masal masal dinlemişim
Bir sevdadır benim köyüm
Tandır ekmek kokuludur
Desen desen dokuludur
O ki, hayat okuludur
Bir sevdadır benim köyüm
Abdurrahman Tümer
Ramazan ayının son günü olan arefe günü bizim köyde toplu iftar yapmak geleneksel hale geldi. Bu durum başka köylere de örnek teşkil etti.
GÖNÜLLER İFTARDA YİNE
Mastepe'de yine bayram
Nebimize Salat, Selam
Kardeşliğe durduk kıyam
Gönüller iftarda yine...
Uzunca yollar aşıldı
Sıla köyüme ulaşıldı
Eller duaya açıldı
Gönüller iftarda yine...
Hayra uzanır elimiz
Hayrı söyler hep dilimiz
Mastepe'dir menzilimiz
Gönüller iftarda yine...
Küçük büyük bir sofrada
Ecri de yüce Mevlada
Anılara bir hoş sada
Gönüller iftarda yine...
Abdurrahman Tümer
Atalarımız ne güzel söylemiş "sayılı günler çabuk biter " diye. Bayram ziyareti de tüm coşkusuyla yaşandı ve bitti. Artık herkes dönüş yoluna gidecekti. Yaşananların tadı henüz damağımızdan gitmeden gurbetin yolu yine gözüküyordu. Herkes kendi işine ekmeginin peşine gidecekti. Başka bir bayrama kadar heybemizi yine hasret, yine özlem, yine gurbet dolduracaktık çaresiz. . Nihayetinde hayat böyle bir şeydi. Eee bu ayrılıklar, bu gurbet acısı olmazsa sılanın, memleketin, vuslatın kıymetini nasıl anlayacaktık ki? Öyle değil mi?
Sözü fazla uzatmadan herkes en yakınına "hoşçakal " deyip gözyaşlarına hakim olamadan gurbetin yolunu tutuyordu. ..
Bu duruma da elbette bir şiir daha yazılmaydı.
HOŞÇAKAL MASTEPEM
Hoşçakal!
Baharım, dalım, yaprağım
Buram buram sıla kokan toprağım
Çay içtiğim ince belli bardağım...
Hoşçakal!
Hoşçakal!
Evim, kedim, incir ağacım
Komşum, kardeşim, bacım
Enişte, dayı, amcacım....
Hoşçakal!
Hoşçakal!
Cennet kokulu anam
Dualarımda ki babam
İlk hanem, ilk yuvam...
Hoşçakal!
Hoşçakal!
Her geldiğimde selam verdiğim
Gönülden sevdiğim, dost bildiğim
Davet edilip kahvesini içtiğim...
Hoşça kal!
Hoşçakal!
Ovam, düzlüğüm, tepem
Doya doya en yeşilinden öpem
Can yanım, can köyüm Mastepem...
Hoşçakal...
Hoşçakal...
Abdurrahman Tümer
Bu köye yazılmış çok şiir var lakin hepsini yayınlama imkanı yoktur. İnşallah başka bir yazımda yayınlarım. ..
Köy için sıradaki hizmetimiz :
-Köy çocukları için ilköğretim okulu,
-Gençlerimiz için de halı sahası
Mastepe köy halkında böyle birlik ve beraberlik oldukça her hizmet yapılır inşallah. .
Umarım bu isteklerimizi devlet yetkilileri duyduğunda yardımlarını esirgemeyeceklerine inanıyorum.
Bu yazımı okuyan herkese sevgi, saygı ve muhabbetlerimi iletiyorum..
Kalın sağlıcakla...
Abdurrahman TÜMER
Abdurrahman TümerKayıt Tarihi : 11.1.2021 12:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Abdurrahman Tümer](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/01/11/turkiye-de-uzerine-en-cok-siir-yazilan-koy-mastepe.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!