Türkçemizin sorunları olduğunu çoğumuz biliyoruz
Bu sorunlardan en önemlilerinden birisi de noktalama işaretleridir
Hemen şunu hatırlatalım ki eski Türk yazıtlarına noktalama işaretleri kullanılmaz
Sadece her söz arasında boşluk anlamında iki nokta üst-üste şeklinde bir kullanım söz konusudur
Örnek verecek olursak
Tengriteg:tengride:bolmuş:tür(ü) k:bilgekağan:
Bu metinlerde yazılanların tümü noktalama olmaksızın pek ala anlaşılmaktadır
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Çok emek çekmişsiniz. Doğru kullanıldığında noktalama işaretlerinin faydalı olduğuna inanıyorum. Ayrıca kavrama, anlama açısından parağraf da gerekli gibi geliyor bana. Hem de bir güzellik kattığını düşünüyorum. Emeğin sağ olsun. Saygılar size.
değerli dostum, çok güzel bir konuyu ele almışsınız ve çok güzel bir şekilde de işlemişsiniz.bana 1960 lı yıllardaki bir anımı hatılattınız. izmirde bir yurda girmek için mülakata tabi tutulduk. başka bir ifadeyle bize bazı sorular sorarak bir kısmımızı eleyeceklerdi. içeride bir komisyon kuruldu sırası geleni çağırıyorlardı. mülakattan çıkanlaın bir çoğunun yüzü asıktı. birbirimize soruyorduk, sana ne sordular sana ne sordular diyerek. uzun bir beklemeden sonra nihayet sıra bana geldi. içeri girdim, komisyonun önündeki boş sandalyeye oturmamı söylediler ben de oturdum. ilk soru geldi
içlerinden birisi bak bakalım tahtada ne yazıyor evlat dedi. baktım 'oku adam ol baban gibi, eşek olma' yazıyordu.kendi kendime mırıldandım adam olmalıymışım, hem de babam gibi,eşek olmanın sırası değil dedim.babama eşek diyemezdim ya.komisyondan birisi o virgülü 'oku adam ol' dan sonra koysan ne olur dedi ben de öyle yaptım ve okudum 'oku adam ol, baban gibi eşek olma' sözü çıktı.
aziz dostum demek ki az da olsa bu tür durumlarla karşılaşmak mümkün.bizim alfabenin türkçe olduğunu söylemek ne kadar doğru onu da bilmiyorum. bizde 'çan' var, sağır kef. peki o nerede şimdi.latin harflerinden neş'et etmiş latince....Dilimizde Türkçe olan toplam kaç kelime var.m harfiyle başlayan sözcüklerden hiç biri Türkçe değildir.
Anlam ve anlatımınızla çok yoğun emek vermiş olduğunuz güzel çalışmanızı beğeniyle okudum ve çok haklısınız anlatımınızda umarım dileğiniz gerçeke olurda türkçeye hakaret etmemiş olunur üstad selam ve saygılarımla
Yazınızı dikkatle okudum. Bir eğitimci olarak ta doğru ve faydalı buldum. Ama kusura bakmasan ben de bir aykırılık yapayım.
Yazınızın başlığını görünce , ben daha başka şeyler bulacağımı sanmıştım. Hani 'Türkçeye ihanet.' Bence bu sizin anlattıklarınız doğru da olsa ihanet gibi bir ağır sözün karşılığı olamaz. Şimdi müsaade buyurursanız asıl ihanet olarak gördüklerimi ben birkaç madde halinde sıralıyayım.
1-Ta türkçenin İlk alfabesi kabul edilirken Harfler eksik olmuştur.Türkçede 'K' harfi iki şekilde kullanılırken bir harf kabul edilmiş, sonra bunu telafi için '^' işareti kullanılmış, Şimdi de bu işaret kaldırılmış 'Kar la Kâr' Birbirine karışmıştır.
Yine H harfi iki şekilde kullanılırken bir harf kabul edilmiş.
2-Türkçeyi zenginleştirelim derken yeni kelimeler icadedilmiş ve öyle uydurukça kelimeler konmuş ki bazılarını insan kullanmaktan çekiniyor ve haya ediyor. Ve bunların da kasten yapıldığını düşünenlerdenim.
Güya Maksat Türkçeyi Arapça ve Farsça kelimelerden temizlemek.En büyük ihanet te burada. Farsça ve arapça kelimeler Türkçenin içine karışarak Osmanlıca halini almış ve bizim malımız gibi de kullanılmış.Ama bunlardan daha çok avrupai kelimeler girmiş Türkçemize.İyi düşünülmüş olsa, dünya dilleri arasında bu şekil kelimelerin birbiri içerisine girerek asıl özelliklerini değil girdiklleri dillerin özelliklerini taşıdıkları görülür.
Avrupa dilleri içerisinde bu şekle uğramış Onlarca, hatta yüzlerce kelime vardır.
Mesela İngilizcede ki Okunuşlarıyla yazıyorum: Fadır,madır, bradır, doğtır, Kelimelerinin kaynağı farsçadır.Peder, Mader, birader ve duhter.
3-En büyük ihanet se şudur.Yaşlılar gençlerin dilinden, gençler yaşlıların dilinden anlamaz olmuş.Televizyon, radyo haber veriyor yaşlı soruyor 'Ne dedi' diye.Yüzbinlerce Dedelerimizden kalan kitaplar kütürhanelerimizde mahküm. Onlar bize, biz onlara yabancı.
Peki Sorsam: Koşul, şarttan, Olanak imkândan Hayat, Yaşamdan daha mı az türkçedir ve yenilerinin anlamı eskilerinden dahamı geniştir .
Canım kardeşim Öyle bir konuya daha parmak basmışsınız ki.
Kitaplar yazılır.
Selam, sevgi ve saygılarımla.
Yoğun emek ve ilgi gerektiren bir çalışma...Teşekkür ediyor,saygılar sunuyorum...
Kronikteydim.
İlgiyle okudum.
Kutluyorum.
Erdemle.
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta