Türk'ün 100 Yıllık Zillet Serüvenidir

Bu siyâset sahnesinde, bu kâfiri sistemde
Dokunulamazlık zırhı büründürülen demde
Asilin: vekilim diye seçtikleri şey hemde

Baş ayağa düşürülüp, ayak başa geçince
Neler, neler oluyormuş bakıpda görün önce

Musafaha yapmak için el uzat elin vermez
En yakın komşusuyken hiç yakınlık göstermez
Gülzâra bile girse diken toplarda gül dermez

Baş, ayağa düşürülüp, ayak başa geçince
Kartal korkudan kaçarmış sürüngeni görünce

Şahinleri kovalamış yuvasından, yurdundan
Bazlar kötürüm olmuşlar esâretlik derdinden
Akbabalar bakakalmış hınzırların ardından

Baş ayağa düşürülüp ayak başa geçince
Elini vicdanına koy düşün inceden ince

Adları türk kendileri, nesepleri türk değil
Türk isimi Kamuflâj’dır sırtlarında kürk değil
Yallayanın uşağında müptezellik fark değil

Baş ayağa düşürülüp ayak başa geçince
Tebeanın aklı uçar verdiğini içince

İşte hainlik delili, Amasra’da GRİZÛ
Faciâsı zuhur edince lâl oldu deyyûs, dürzü
Kanal İstanbul denince eline alır gürzü

Baş ayağa düşürülüp ayak başa geçince
Mâmûratlar viran olur temelinden göçünce

Yirmi yıl önceye kadar saman altından suyu
Yürütürken, alkışlanırdı yaşa paşam deyû
Can çıkmazsa çıkmaz imiş can altındaki huyu

Baş ayağa düşürülüp ayak başa geçince
Vatansızlar, vatanında sahibini seçince

Sürgün edildiler hepten düşmanının yurduna
Türk olanlar dayanamaz böyle zillet derdine
İSLÂMİ der; lânet olsun hainin her ferdine

Baş ayağa düşürülüp ayak başa geçince
Yahyâ da katledildi, Zekerriyyâ’yı biçince.