Çarşı, pazar, kahve mahalle sokak arası
Her yere doluşmuş bir peçeli
Kırmızı ışıkta Ahmed "Su"cu
Sokakta Yasin işportacı
Muhammed yırtık pırtık giysili
Yüzü zift gibi kopkoyu
Mesken bilmiş dolmuş durağını
Alnı açık mı bilinmez
Eli ki o da önünde apaçık
Hatun elinde BİM çikolatası
Aşağı yoldan geçenleri tutuyor
Bizim zilli Hülya
Hastalıklı insan görmüş gibi bakar
Kadın elini uzatsa
Bomba patlamış gibi zıplar
Bakkal Hamil merhametli
Bakkal işi ona zahmetli
Bakkalda Zehra Suriyeli
Sanki İngiltere'nin Elizabet'i
Sultan kadın epey yaşlı
Dediğinden hiç anlamam ama gözü yaşlı
Elindeki bebek besbelli kundağı şimdi açtı
Dudakları hasret bir damla süte
Ruhu sanki çekildi çekilecek
Revamı yaşanan bu hayatlar
Şuncacık insanlara
Dünya sonsuz nimet yurdu
Bir parça ekmek verilemez mi?
Bir gram su çok mu cebimize
İsrafımıza ne diyilecek
Ah Mehmet amca döktüğün terin değeri
Hiç yoktu
Şimdi beleşe Suriyeliye satıldı
Bir işindi elinde o da elinden gitti
Hanım "İş yoksa bende yokkum."demiş
Mehmet amca ip boynunda soluğunu verip gitti
Kayıt Tarihi : 29.4.2015 19:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)