Bir mektup yazsam sana, arasına gül koysam,
Numaranı çevirsem, yalnız sesini duysam.
Üsküdar’a giderken yine bir yağmur yağsa,
Orda seni beklerken güneş ufuktan doğsa...
Pencerene taş atıp sevdiğimi söylesem,
Türk sineması gibi, “Şimdi Mesudum” desem.
Mendilimin içinde saçından bir tel olsa,
Sana olan hasretim her gün kalbime dolsa...
Bir bahçede faytonla arada bir dolaşsak,
El ele tutmak için bir kumsala ulaşsak.
Gerçek aşkı yaşasak, İstanbul sahilinde,
Bana yazmış olduğun mektup olsa elinde.
Elli yıl öncesinden kalan aşka başlasak,
Türk sineması gibi, aşkımıza ağlasak…
Kayıt Tarihi : 24.12.2016 13:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Adem İmdat Kesici](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/12/24/turk-sinemasi-gibi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!