1979 yılında Malatya PÜTÜRGE 'de doğdu. Halen sınıf öğretmeni olarak görev yapmaktadır.
Usulca diziverdi kar tanelerini avuçlarına çocuk
Üşümesinler diye üfledi soğuk soğuk
Elleri üşüdü kar taneleri suya düştü
Anladı tutamayacağını sıcak
Buzdan tünellerde yürüdü elleri arkasında
Yakıp kalbimi aşkın narına
Attın da beni köze döndürdün
Alıp başını bir yad sehere
Gittin de beni küle döndürdün
Şimdi bir uçurum kahkahalarla güler,
Kanat çırparak gelir üstüne perdeler,
Hayat bu,
Haprışacağı tutar baktığın duvarın,
Uyyacakken bakarsın tutuşmuş bir kenarın,
Tuhaf bir ebced hesabı takılır aklına,
Leylak. Sürgünde bir kelime
Bırak bulutlara değsin dudakların
İçinde amansız susuşlar
Bırak yıkılıversin anlamlar
Bir bakmışsın yağmur eğiliyor saçlarına
Kendi kelimeleriyle konuşur gibi
Döküldü merdivenler dilinden.
Sarı bir rüzgar kaçıyordu gürültüsünden
İri bir zeytin tanesi gelip kondu penceresinden
Yağmur yalan söyler mi
Söyle hadi,
Biliyorum bu acıyı
Giderek birbirine benzeyecek mevsimler
İnanmasam da sensiz uyandığımı söyleyecem kendime
Sonra bir anda
Nasıl ne zaman olduysa bir anda
Kaybedeceğim aklımın sokaklarında adresini
Uçuç böcekleri geç mi kaldı
Yoksa erken mi geldin doğum günüm
Ölüme sürgün filizlerin
Yarimin saçına taktığım çiçek
Biraz daha yaşasak düzelir mi dersin
Öpsen geçer mi, hayat?
İçimdeki bu varolma acısı.
Sussam çalar mı sokaklarda,
Koşturan çocukların şarkısı.
Bombalar yağarken yağmur,
Temizler mi günahları
Bir yaradır içimde sevdan
Biliyorum öldürmeyecek
Öldürmedi de
Ama keşke öldürse
Böyle yarım
Ömrünün, kitaplara sığmayacak ömrünün bir yerinde
Okuyordu gazetede yazdığı yazıyı
Burası söğüdün suya değdiği yer
Burası hayatın kalbi.
Gururlu, onurlu, duvardaki eleğinin ışıltısı gözlerinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!