Ah bilsen nasıl düşünüyorum seni, balık nasıl biliyorsa okyanusu
Sonsuzu ne olarak bilir eski tırtıl-kelebek, bize bak
İnce bir dala tutunuyorum çılgınlık uçurumunda
Yarın bambaşka bir gün olacak belki kelebek olmayacağız
En zor gece seni görmediğim günün ardından geliyor, hesap et
düşünceler, güneş altındaki taşlar gibi,
ısındıkça ısınıyor bu sevda oldukça.
kavrulup kum gibi olana dek,
yani bir cihan kadar,
içten içe bu sensizlik, yer bitirir beni.
kollarım bedenim, benim değil sanki
Getirir kokusunu saçının
İlk rüzgarıyla gün
Sen giriverirsin aklıma
İlk ışıklarıyla günün
Bir korku yayılır bedenime
Sensizlik telaşında yüreğim
Bakmadan gitmek ne zor gelir bir gözün arkada
Ailem var ve sorumluluklarım ki hiç istekli olmadığım uymaya
Kalbinin atışını hissedersin vurur gelir kulaklarına
Lisanı yoktur insanoğlunun söylemek istediklerini sözcüklere vurmaya
Ayrılık hep çeker seni aksi gibi amacından ters tarafa
Varsan kimin için ölsen neyin kalır arkadaşlara
Seni sevmemeyi öğrendim
Geceleri rüya görmemeyi de
Korku dolu senlerin
Bu kadar değersiz gözümde, olabileceğini de
Ve sensiz nefes almayı öğrendim...
KABUK
Kaldıramıyor bu ben kendini
Sır gibidir kabuk
Bir ben bilirim oysa
Ne acıdığını
Bir de annem
Korkarım,
Sarılınca sana,
Çıkacak yangından.
Korkarım,
Bakınca gözlerine,
Durup öleceğimden.
Bihaber olman affedilmez;
Çarpışından karın pencereme,
Köşelerinde birikip tutan,
Pervazındaki, kardan.
Bihaber olman ne zor;
Seni düşlüyor olmam,
uzaklarda kıpırdadığını bildiğim deniz,
buralarda kimse tugi demez bana,
görmez gözlerimdeki çiçeğin kim olduğunu.
bilmezler ne gizlerim içimde sımsıkı,
kapatıp ta gözlerimi düşündüğüm özgür martıları,
sesine dalıp ta hayal ettiğim çılgın dalgaları.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!