Rüyaların kuytularında kaybettiğimde kendimi
İrkilti,ürperti ile mağlubiyetin korkuları uyandırır beni
Boş hamağın rüzgara kapılması edasında döner başım
Turfanda aşkımın boğanak dağında yüreğimi boğduğunu görürüm
Bayraklar sallardık oysa biz aşkın her renginden
Körebe oynamak bulunamazlığın en acı yanıydı iki çalı arasında
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.