Gün doğmadan okul yollarına düşerdik,
Sen bir viraj bitirmden yeni bir viraja girerdin ya hani
Biz de sınavlara öyle girerdik baba.
Gözümüzün önünden İstanbul akardı.
Bulutlar akardı,
Gemiler akardı,
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Ülkenin gerçeği...Elin oğlu bırak dünyayı bir bir uzayın sırlarını bile çözüp yaşamın zorluklarını kolaylaştırmaya ve de bundan para kazanmaya çalışırken,bizler çaputlarda türbelerde oyalanıp elin oğluna muhtaç oluyoruz.Doğrudur ''Yarın pazartesi hangi türbeye çaput bağlasak?''Kalemine sağlık,yüreğine sağlık kardeşim...
Sedat Demirkayayı
geç keşfettiğim bir şair..şiir yolunda çizgisi var ama benim kör anlarıma rastlamış..iyi ki fark ettim Demirkayayı..selam sözcüklerine..
Tam puan ve saygılar şair...kutluyorum.
Bazen acaba çocuklarımı okutmasaydım, küçükken bir işe verip para kazanmaya başlamalarını mı sağlasaydım diye düşünmedim değil. Çünkü onca emek ve masrafla tamamladıkları yüksek öğrenimlerinin maddi karşılığını alamıyorlar. Bir fabrikada ütücü, paketçi ne alıyorsa onlarda o kadar kazanıyor.
Sonra düşünüyorum.. Eğitime çok önem verdiğim için ne pahasına olursa olsun yapacağım şey yine de sonuna kadar okutmak olurdu. Bilginin değeri ölçülemiyor çünkü.. Karın doyurmasa da ruhu doyuruyor, vasıflı kişiler safına yazdırıyor. Bahtiyar Hozatlı arkadaşımız beni dışarıdan görse yobaz sanırdı. Çünkü tesettürlü bir bayanım. İslamiyette yeri olmayan çaput çuput dendi mi tüylerim diken diken olur. Bilime ne kadar değer veriyorsam dinime de öyle önem verdiğim halde, bilim gözardı edilerek din konuşup yobaz damgası vurulması çok büyük bir haksızlık ve bana göre en büyük yobazlık. Kendimi örnek verdim zira benim gibi görünen ve düşünen insanların sayısı çok fazla. Biraz dikkat etmek ve sevecen ve hoşgörülü olmak gerektiği kanaatindeyim.
Şiirinize gelince, ben çok beğendim. İlhamınız bol, kaleminiz keskin olsun. Kutluyorum.
Bakiniz sayin Demirkaya;
Bir Demirkaya_dir gosterir yolunu turbenin
tanir misin bilmem de,muritleri çoktur CO$ANIN
istanbul'a paran yetmez ise,al yolunu ankaranin
u$agidir emperlerin'meclis'te dir ortagi o,yalancinin
kimi mudur,kimi vekil,kimi bakan,kimi ba$ olmu$ ha..rin
koymazsa içeri kapici,Kamer Genç'i bul,hakinda gelir onlarin.
Metin Demirkaya_dir verir nasihati,metindir
Eyyy...! Sedat Demirkaya...
Diplomalari,serftikalari at çope,kurtulu$ yobazda_dir.(!)
Şiirde akış ve mesaj çok güzeldi..Kutluyorum, saygılar
Şiirin akışı şiirin anlatımı okuyucusunu yormuyor
dolasıylada tamamını okumak gerçekten okurunda
hoş bir duygu oluşturuyor
şiiri ve şairi yürekten kutlarım
başarlar senin olsun derim
Kesinlikle bu çar çaput bez olaylarına gülmeden edemiyorum. Hurafelerle kaçıncı yüzyıldayız düşüncesi ve sanırım cehalete esir kalmak bu olsa gerek. Bez parçasının bir faydası olsaydı sanırım kendide bulunmaz Bursa kumaşı olurdu. Güzel ve hoş bir şiir okudum.. Kaleminize sağlık efendim. Gül Doğan
ay kıyamam..
bu ne güzel bir konu,ne güzel bir şiir olmuş...
can,vallahi bayıldım...
Sedat bey öyle anlamlı ve bir çok gencimizin içinde bulunduğu duruma ses olmuşki şiir...sanırım artık türbelere ve çaputlara kaldı işler...kaleminizi kutluyorum.
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta